- 23 Kas 2017
- 20,945
Sırf muhalefet yada iktidar yalakaları nerede dedikleri için yazıyorum,
Bunu o kadar da abartmayalım, hoca uçmaz ama mürid uçurura gitmesin iş, azıcık geniş bakıp eksiksiz eleştiri de yapalım.
Ödemeler de talep de digital ortamda, yani yazılımı denetimi kim yapıyorsa onun izni dışında kimse kimseye ne ödeyebilir ne de ödetebilir. Hatta yazılımı denetleyen istese kendi veya istediğinin faturasını da ödetebilir. Her duyulana ayetmiş gibi inanmayın ayet olduğunuda da kitabı açıp teyit ederek kabul edin. Bu adamlar (siyaseti) babalarının hayrına bu işleri yapmıyorlar meslekleri olduğunu unutmayın. içlerinde 1 doğru çıksa yanındaki 9 u o bir doğruyu aralarında yok ederler.
Muhalefet demek şüpheci yaklaşan demektir, eksiklik arayan demektir birbaşka değişle tamamlayan demektir, olmalıdır. Bizden deyip kabul ettikten sonra muhalefet değil öteki iktidar adayı olursunuz. Adaylıkta sadece seçim takviminde olur.
Bu günlerde milletimizin hayatına digital yaşam öyle böyle sokuluyor, normalde fitre veya zekat veren biri ramazanda fakirlere adeta yalvarırdı lütfen alırmısın diye. Almasa adam ibadetini bile yapamayacak mecbur yani. Şimdi digital ortam katılandan birine ver geç unut devri dayatılıyor. Kültürümüz bile değişime uğruyor aaa oturduğum yerden hallettim 1 sn. de tuşa basarak, sorgulamayı bile unutuyoruz. Sanki memlekette verginin %60 ının toplandığı kentte fakirlik dizboyu. Ben İmamoğlunun seçimde harcadığı paranın kaç milyon oluğunu açıklamasını isterdim, neden milyonlarca lira harcama gereği duymuş o makam için. Harcadığından maaşından gelenden gelirleri düşülünce harcadığının yarısını bile (görev süresi dolunca) karşılamadığını görmek lazım.
Yapılan güzel, sevinenlerin, sıkıntısı gidenlerin olduğunu, bilmek güzel, burada sohbete konu oluyor bu bile güzel.
Bir hikaye ile kapatayım verilenin kim olduğunu bilmiyorum diyenler için.
Adamın biri niyet etmiş yatsı namazı dönüşü karşıma ilk çıkana sadaka vereceğim diye. Yatsı olmuş camide namazı kılmış dönüş yolunda karşışına ilk o semtin hırsızı çıkmış. Adama demiş benim ahdim var lütfen kabul et. Eve gelmiş içine sinmemiş demiş yarın yeniden veririm. Ertesi gün de karşısına kötü ahlakıyla bilinen bir kadın çıkmış sadakayı anlatıp kadına kabul edmesini isteyip vermiş. Eve gelince içine simemiş yarın yine demiş. Üçüncü günde karşısına o bölgenin en zengin ama en cimri adamı çıkmış, yine onada durumu anlatıp lütfen geri çevirme deyip almasını istemiş.
Aradan geçen bir süre sonra bakmış hırsız hırsızlığı bırakmış sorduğunda o gece düşündüm çalmadanda para oluyormuş demiş, aynısını ahlakını düzelten kadın da söylemiş. Bir bakmış zengin de cimriliği bırakmış yardımdan yardıma koşuyor. O da sorduğunda sen bana göre fakir bana verebiliyorken ben sende, senden fakir olduğumu gördüm demiş.
Vel hasıl verenden de alandan da Allah razı olsun, ne vermekle eksilir, ne almakla zengin olunur. Allah hayırlara vesile etsin şu mübarek ayın hürmetine...
Ben bu kadar satıra tek satırla cevap vereceğim;
Sizin ikna olmak gibi bir niyetiniz yok.
Elden zekat dağıtılırken birisi fakir fukara taklidi yapamaz öyle mi yani?
Ya çok iyi niyetlisiniz, ya da bu forum yönetiminin iyi niyetini kendinizce suistimal etmeye çalışıyorsunuz.
Son düzenleme: