Ulan ne gülüyorum ya laaa... Hade bakem yiyin birbirinizi.
Aşı olduğu yere para yapıştırmaya uğraşanların ya da wi-fi teyzelerin olduğu bir ülkede farklısını da beklemezdim zaten.
Doktor olsam, etik sebeplerle aşağıdakileri yazmazdım. Ama yemşim etiği kütüğü, buyrun:
Dünyanın sayılı ilaç firmalarından birinde mümessil olarak çalıştım. A quarter segmentindeki en etik çalışan, hakkıyla işini yapan doktora bile 40 takla atıp ilacımı reçete ettirdim. Diğer quarter'lara dahil olanlara ise cüzdanın ucunu göstermek yetti.
Kıçında basur olan adama bile inhale steroid reçete ettirdiği ile övünen mümessil arkadaşlarım vardı yahu.
OTC gurubunu anlatsam, dedebaytlar yetmez.
Çıkmışsınız burada aşının bilmem kaç sene sonraki etkilerinden bahsediyorsunuz. Denek olmazmışsınız bik bik bik. Peki size yazdır(t)ılan en basit reçetedeki en masum ilacın nelere sebep olduğunu biliyor musunuz? Yahu eskiden prospektüste ilacın farmakokinetiğinden, farmakodinamiğinden falan bahsedirdi, şimdiki prospektüsler hilale anlatılır kimin hazırlanmış, hatta prospektüs olmaktan çıkmış, kullanım kılavuzu olmuş. Bi pog olursa eczacınıza danışınmış mış mış mış. Ooooldu, gözlerim doooldu..! Kullandığınız kimi "süreklililik arzeden" ilaçların bir yandan da sizi kaykılttığını biliyor musunuz mesela? Ya da uzun vadede aşının etkilerden korkanlar, acaba "hafif atlatılan" hastalığın uzun vadede bırakacağı sekeller hakkında bilgi sahibi mi? Bir pıhtı geyiğidir dönmekte; aspirinin yarattığı kanama riski yüzünden onu da kullanmayalım anasını satayım. Naproksen sodyum'un kanama yapma riski kat kat fazla (apranax) ve "işi pihitilişmi yipiyiiir" diyenler içinde, leblebi gibi bu zıkkımı yutanlar var.
Gibi gibi gibi gibi. Çaba harcamama değmez. İster yaptırın, ister yaptırmayın.
Ha; benim tuzum kuru, aşı olmayanı yanıma yaklaştırmama, hizmet vermeme, biraraya gelmeme lüksüm var.
Ama buna sahip olmayan ve bu sebeple risk altında olanlar için üzülmüyor değilim.
Aşı olduğu yere para yapıştırmaya uğraşanların ya da wi-fi teyzelerin olduğu bir ülkede farklısını da beklemezdim zaten.
Doktor olsam, etik sebeplerle aşağıdakileri yazmazdım. Ama yemşim etiği kütüğü, buyrun:
Dünyanın sayılı ilaç firmalarından birinde mümessil olarak çalıştım. A quarter segmentindeki en etik çalışan, hakkıyla işini yapan doktora bile 40 takla atıp ilacımı reçete ettirdim. Diğer quarter'lara dahil olanlara ise cüzdanın ucunu göstermek yetti.
Kıçında basur olan adama bile inhale steroid reçete ettirdiği ile övünen mümessil arkadaşlarım vardı yahu.
OTC gurubunu anlatsam, dedebaytlar yetmez.
Çıkmışsınız burada aşının bilmem kaç sene sonraki etkilerinden bahsediyorsunuz. Denek olmazmışsınız bik bik bik. Peki size yazdır(t)ılan en basit reçetedeki en masum ilacın nelere sebep olduğunu biliyor musunuz? Yahu eskiden prospektüste ilacın farmakokinetiğinden, farmakodinamiğinden falan bahsedirdi, şimdiki prospektüsler hilale anlatılır kimin hazırlanmış, hatta prospektüs olmaktan çıkmış, kullanım kılavuzu olmuş. Bi pog olursa eczacınıza danışınmış mış mış mış. Ooooldu, gözlerim doooldu..! Kullandığınız kimi "süreklililik arzeden" ilaçların bir yandan da sizi kaykılttığını biliyor musunuz mesela? Ya da uzun vadede aşının etkilerden korkanlar, acaba "hafif atlatılan" hastalığın uzun vadede bırakacağı sekeller hakkında bilgi sahibi mi? Bir pıhtı geyiğidir dönmekte; aspirinin yarattığı kanama riski yüzünden onu da kullanmayalım anasını satayım. Naproksen sodyum'un kanama yapma riski kat kat fazla (apranax) ve "işi pihitilişmi yipiyiiir" diyenler içinde, leblebi gibi bu zıkkımı yutanlar var.
Gibi gibi gibi gibi. Çaba harcamama değmez. İster yaptırın, ister yaptırmayın.
Ha; benim tuzum kuru, aşı olmayanı yanıma yaklaştırmama, hizmet vermeme, biraraya gelmeme lüksüm var.
Ama buna sahip olmayan ve bu sebeple risk altında olanlar için üzülmüyor değilim.




