Uzatılan mikrofonlar konusunda küçük bir tecrübemi paylaşayım; istanbulda denk gelmişti ortaköyde oturuyoduk sahilde taşın üstünde. Bir kameraman ve elinde mikrofonlu bir abla insanlara şöyle bir önce bakıp sonra gidip röportaj yapmak ister misiniz minvalinde soru soruyordu. Aklı başında, konuşması düzgün bir çok kişi kibarca teşekkür edip uzaklaşıyordu. Sonra bunlar çekilip insanları süzüyorlardı. Benim anladığım, laiklik elden gidiyaah modunda insan arıyorlardı. Bir kaç kişi düzgün konuşunca onlara teşekkür edip kısa kesiyorlardı.
Velhasıl ben bu sokak röportajlarından memleketin hali çıkarımlarına karşı o gün bu gündür mesafeliyim.
Doğrulama yanlılığı ya da teyit yanlılığı diye bir önyargı türü var. Kişilerin kendi inançlarını, düşüncelerini ve varsayımlarını destekleyen ya da teyit eden bilgileri kayırma, dikkate alma ve öne çıkarma eğilimidir diye geçiyor tanımı. Yani biz ülkemiz insanı zaten böyle böyledir diye bir ön yargıya sahipsek (bu yandaysak) karşımıza 3 tane röportaj çıkınca deriz ki haah işte memleketin hali.
Naçizane yakın gördüm sizleri paylaşmak istedim. ?