Çevrimdışı
Bunu daha ürün çıktığında kendileri ile kurduğum diyalog sonrası bas bas bağırdım sosyal mecrada.
Çevrimdışı
Doğru söylüyorsunuz. Ben yazmamışım nedense? Halbuki karşı tarafa tebliğ edilene kadar bekleyin diye yazdığımı hatırlıyordum
Zaten sıkıntımda burada başlıyor.
Çevrimdışı
Doğru anladınız. Şikayet konusunda muhatabınız yani size parayı iade edecek olan firma sizden parayı alan firmadır. Elbette kurumsal bağlantıları nedeniyle onlar da konuyu müteselsil sorumlu olan Bilkoma aktaracak yani teknik olarak aslında vatanın cebinden bir şey çıkmamış olacak.
Çevrimdışı
Ben kararı e devlet üzerinden okudum indirdim. Adrese karar ulaşınca mı tebliğ edilmiş sayılıyor ve yasal süreç başlıyor?Doğru söylüyorsunuz. Ben yazmamışım nedense? Halbuki karşı tarafa tebliğ edilene kadar bekleyin diye yazdığımı hatırlıyordum
Uyukladım sanırım o esnada
Çevrimdışı
Evet.
Değerli yardımlarınızla başvurumu yaptım.
Ürünü teslim al istersen kullan istersen kutusunda dursun THH'den karar çıkana kadar TV 'sizde veya serviste olması birşey ifade etmiyor alın TV ,yi karar çıkana kadar kullanın yada kenarda kutusunda beklesin çıkan karar ne ise uymak zorundadırlar olmadı icra iflas yolu ile para iadesini alırsınız... Süreç uzun olduğu için TV sizde durmalı servis yapacağı işlemi yapmıs servis fişinde yazar şu kadar süre içinde teslim alınmayan cihazlar için sorumluluk kabul edilmez diye kanuni hakları vardır THH ve vatan ile çözeceksiniz
Çevrimdışı
Çok mutlu olurum. Yaşadığınız süreci de kısaca yazarsanız çok sevinirim.
Çevrimdışı
Servis formlarında yazan ''Şu kadar sürede almazsanız karışmayız'' içerikli beyan veya ifadelerin yasal geçerliliği yoktur zira servis formu dediğiniz şey matbu formdur. Öyle olsa ben kendi hazırladığım servis formuna o süreyi 3 gün diye yazar, önüme gelenin televizyonunu satar geçerim, gelene de derim ki ''Eeeee 3 günde gelip alaydın''
Ürünü teslim almam durumunda konu olurda mahkemeye gitme durumuna geldiğinde karşı taraf "Biz kendisiyle anlaştık ve ürünü teslim alması bunun bir göstergesidir" dediğinde olay uzar da uzar. Haklıyken, haksız haksız duruma bile düşülebilir. Bu nedenle varsın ürün onlarda kalsın. Bunu neye dayanarak söylediğimi de hemen açıklayayım. Ben TCL Çağrı Merkezi ile görüşürken "Servisimiz uzun süreli test yapmak için sizden onay almış. O yüzden cihazı test ettiklerini söylediler." dedi ki ben böyle bir onay vermedim. Ayrıca "uzun süreli test"'ten kasıt nedir. Oldu olacak 5 yıl alıkoysun cihazı "uzun süreli test" adı altında. Cihazı teslim alırlarken gerekirse anakartını değiştirebileceklerini ama daha sıfır sayılabilecek bir cihaz için bunun iyi olmadığını da söylediler.
Çevrimdışı
Ürünü teslim almanız bir şeyi değiştirmez. Benzer süreçten geçtim, Philips TV Vatandan almıştım (forumda inceleme ve iade ayrıntıları mevcut) ve iki kere servise verdim servis geri getirdi servis forumuna teslim alırken servise verme nedenim olan arızaların giderilmediğini belirtmiştim ve o şekilde teslim almıştım, daha sonra THH ne başvurdum ve başvuru dilekçeme de bu delilleri eklemiştim.
Adem Bey, "Şu koşullarda teslim almasını doğru bulmuyorum" demişsiniz. THH başvurusuna konu olan bir TV ve TV arıza şikayeti mevcut, TV serviste ve servis sorunu giderdik deyip teslim etmek istiyor hayır dendiğinde THH savunmasına bahsi geçen arıza giderilmiş olmasına rağmen tüketici TV yi almayı ret etti, denilmesi süreci tüketici aleyhine baltalamaz mı? Kaldı ki, karşı taraf ücretini ödeyip bilir kişi isteyebilir, o bilirkişi de TV şu an serviste olduğundan serviste durum tespiti yapmak zorunda kalacak ve bilirkişi orada bahsi geçen arızaya rastlayamadığına yönelik rapor hazırlarsa, tüketicinin cebinden estra para çıkmaz mı (bilirkişi ücreti, dosya masrafları v.s)?Servis formlarında yazan ''Şu kadar sürede almazsanız karışmayız'' içerikli beyan veya ifadelerin yasal geçerliliği yoktur zira servis formu dediğiniz şey matbu formdur. Öyle olsa ben kendi hazırladığım servis formuna o süreyi 3 gün diye yazar, önüme gelenin televizyonunu satar geçerim, gelene de derim ki ''Eeeee 3 günde gelip alaydın''
Biz zamanında yaptık o işi, 1991 yılında Elinde form ile ürün tesliminden 2 yıl sonra gelen adamın tv sini ödemek zorunda kalacaktık eğer depoda bulamasaydık.
Bahsi geçen formda 30 gün olarak yazıyordu ilgili süre. Sonra amcamdan öğrendik geçerliliği olmadığını. (Cumhuriyet savcısıdır babamın küçük kardeşi)
O nedenle firmalar resmi tebligat adreslerine iadeli taahhütlü yoldan ihtar çekme yolundan gidiyor zaten.
Eğer tv evinde olsaydı sizinle hemfikir olurdum yalnız şu koşullarda teslim almasını kişisel olarak doğru bulmuyorum. Nihai karar kendisinindir elbet.
Çevrimdışı
Öncelikle arızayı kabul etmemişler herhangi bir arızaya rastlanmadı şeklinde mesaj atmışlar.
Çevrimdışı
Bu da ayrı bir muallak olan nokta çünkü Tüketici Kanunu madde 11 e 4) de "Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi haklarından birinin seçilmesi durumunda bu talebin satıcıya, üreticiye veya ithalatçıya yöneltilmesinden itibaren azami otuz iş günü, konut ve tatil amaçlı taşınmazlarda ise altmış iş günü içinde yerine getirilmesi zorunludur. Ancak, bu Kanunun 58 inci maddesi uyarınca çıkarılan yönetmelik eki listede yer alan mallara ilişkin, tüketicinin ücretsiz onarım talebi, yönetmelikte belirlenen azami tamir süresi içinde yerine getirilir. Aksi hâlde tüketici diğer seçimlik haklarını kullanmakta serbesttir." diyor bu durumda süre 30 gün mü 20 gün mü?