Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
Namaz yasağı olmadı ama kurumlarda başörtüsü yasağı vardı. Bu da etki-tepki oylarına sebep oldu. Uğur Dündar'ın ana haber bülteninde okulda namaz kılan çocukları öcü gibi göstermesi, rektörlerin başörtülü öğrencileri fiziki şiddetle dışarı çıkartması hafızalarda taze duruyor. Bunun gibi nice örnekler, şimdiki yönetimi iktidara getirdi.
Yani etki-tepki oylarının kaynağını araştırmak lazım. Zulüm görenler, şimdi hesap kesiyor.
Namaz yasağı olmadı ama kurumlarda başörtüsü yasağı vardı. Bu da etki-tepki oylarına sebep oldu. Uğur Dündar'ın ana haber bülteninde okulda namaz kılan çocukları öcü gibi göstermesi, rektörlerin başörtülü öğrencileri fiziki şiddetle dışarı çıkartması hafızalarda taze duruyor. Bunun gibi nice örnekler, şimdiki yönetimi iktidara getirdi.
zorla yazdıracaksınız yani. devlet kurumlarında dini öğeler serbest olursa, hristiyan bir Türk vatandaşı haç takarak veya mormon sakalı ile işe gelirse ne olur? üstelik T.C. anayasası "Türkiye laik bir cumhuriyettir." maddesine sahipken. okulda namaz hakkında bir şey yazayım mı yazmayayım mı bilemedim. çünkü okul eğitim yeridir, ibadet yerleri ise cami ve mescittir. buna karşı argümanınız varsa lütfen çekinmeyin.
Sinirine hakim olamayanla tartışmaya girmem. Lütfen diyaloğa girme. Tek taraflı bakıyorsun olaya. Benim gibi çift taraflı bakmayı dene. Elbet bu iktidar da gidecek. Bu sefer yerine gelenler hesap kesecek. Hep böyle oldu, öyle de olacaktır.
Sinirine hakim olamayanla tartışmaya girmem. Lütfen diyaloğa girme. Tek taraflı bakıyorsun olaya. Benim gibi çift taraflı bakmayı dene. Elbet bu iktidar da gidecek. Bu sefer yerine gelenler hesap kesecek. Hep böyle oldu, öyle de olacaktır.
hangi sinir?alıngansınız anlaşılan. olaya tek taraflı bakıyorsam eğer , bu tarafın adı: çağdaş, demokratik, laik, özgürlükçü Türkiye Cumhuriyeti. din ile vatandaşını kandıran hiç kimseye hoşgörü gösteremem ne yazık ki.
Hiç kusura bakma ama siyaset sözkonusu olduğu zaman hoşgörü hiçbir zaman olmaz. Sadece diğer siteler için demiyorum. Bu site için de geçerli.
Gördüğünüz gibi daha şimdiden 1 fire verdi site. Bu daha da artacaktır. O zaman da iş işten geçmiş olacak. Herkes birbirine dargın olacak. Bunu öngörebiliyorsun değil mi?
A partisi C partisi hepsi kendi menfaatlerini düşünüyor. Devletin malı deniz yemeyen keriz felsefesi hepsinde var. Hiçbiri masum değil. Şu parti böyle yapmaz diyenin aklını karışlarım.
Yukarıda filler tepişiyor. Olan karıncalara oluyor.
Nokta atışı tespit olmuş.
Daha dün başka partinin lideri konumunda olup iktidar partisi lideri için ''Namussuz'' dan başlayarak şeref din iman ne var ise küfür edenler bu gün küfür ettikleri partinin bakanı veya ortağı oluyorsa, Sevgili AAlperentoy un dediği gibi bu kesimlerin destekçileri de konuya dahil olduğuna burada ortaya şöyle bir manzara çıkıyor.
X parti lideri Y parti liderine küfür ederken onu destekleyen X vatandaşı da, komşusu veya arkadaşı olan ama karşı görüşte olan Y kişisi ile münakaşaya giriyor.
Vatandaş olan kesim birbiri ile küserken bir resmi kutlamada bi bakıyorsunuz, diğerine namussuz haysiteysiz onursuz diyen parti lideri, küfür ettiği bu adam ile can ciğer kuzu sarması objektiflere poz veriyor. oha.gif artık
İşte yine Alperentoyun tespitinde olduğu gibi işi Siyaset yapmak olan meslek erbabı profesyoneller ile, Yapabileceği tek şey GÖRÜŞ BŞİLDİRMEK olan bizler durumu birbirine karıştırmamalıyız, ama karışıyor görüldüğü üzere.
Yönetimde olmam nedeniyle oy kullanmadım ancak bilenler biliyor forumda siyasete karşı olduğumu.
Yasaklara karşıyım ama forum düzeni konusunda bir açmaza girildiği için forumda siyasete karşıyım.
Peki karşıyım da, Siyasetin sınırı ne?
Tamam siyaseti yasakladık, Arkasından GÜNDEM bölümünüde mi kapatalım? Vatandaş o gün gelen mazot zammını burada paylaşamasın mı?
Aslında temel olarak sadece haber niteliği taşıyan bu konunun ucu yine bu zamlara neden olan siyasi iktidara gelmeyecek mi?
Tamam GÜNDEM bölümünü de kapatalım.
Daha dün 3000tl olan Televizyon, Doların 7tl yi geçmesi nedeniyle yerinde durması mümkün olmaz bir hal aldı ve 3,5 - 4 bantlarında etiketler konmaya başladı.
X vatandaş gelip forumda ''Ne oldu kardeşim bu tv fiyatları böyle yaaaaaa'' diye isyan ettiğinde mevzu yine dolara, kur politikalarındaki hatalara ve yine dolayısı ile siyasi erk'e dayanmayacak mı?
O durumda TV bölümünü de ve hatta komple forumu mu kapatalım ne yapalım?
Kendi kendimle çelişiyorum ki bunu daha önce de yazmış ve öz eleştiride bulunmuştum.
Ben o şartlara sahibim ve herkesle her ortamda fikir alış verişi yapabilirim... dediğiniz yere gelebilmem için, sizde de bu şartların var olması gerekir.
Adem Abi, İsveç'ten şovla hasta getirmeyi zaten eleştirdiğim için onu geçiyorum.
Öncelikle şunu söylemem gerekiyor ki kendimi tam ifade edemediğimi görüyorum. Hükümet süreci iyi götürüyor genel bir ifade olduğu için bu böyle oldu. Yoksa bu süreçte yapılan büyük hatalar olduğu görüşüne ben de katılıyorum. O zaman kastım ne şu: Mesela dünyadaki vaka ölüm oranlarını karşılaştırmalı incelediniz mi? Göreceksiniz ki ülkemiz bir kaç ülke arasında bu konuda. Bizden gelişmişlik olarak üst ligdeki pek çok ülkeye büyük fark atmışız. Aynı şekilde kişi başına düşen yoğun bakım yatak sayımızın yüksek olması, vaka tespiti ve tedavide başarılı olduğumuz için hastanelerimiz şu ana kadar yetersiz kalmadı hiç. İspanya, İtalya, İngiltere'nin hasta seçtikleri, yaşlıları gözden çıkardıkları bir süreci biz bariz çok daha iyi atlattık. Bu büyük bir başarıdır. Mesajlarımı atlamadan okursanız bu başarının sadece hükümete ait olmadığını da söyledim zaten. Bunlara ilave olarak farklı dinamikler de söz konusu olabilir. Mesela yaş ortalmamız Avrupa'ya göre daha düşük tedavideki başarıda bu da bir etken olabilir. Bunlar çoğaltılabilir fakat bu başarı da kesinlikle hükümetin sağlık konusunda yaptığı büyük yatırım ve değişimler de bir etken. Ben hataları görürken bu başarıyı da görüyorum.
Son olarak yaşanan adaletsizlikler ve özgürlük kısıtlamarına ve ülkenin bir kısmına farklı muamele yapılması konusuna gelmek istiyorum. Kesinlikle çok büyük halsızlıklar yapılıyor. Saymakla bitmez. Evet insanların kendilerini ifade etmelerine bile tahammül edilmiyor doğru. Mesela yıllardır tanıdığım Ahmet Taşgetiren ki Erdoğan'ı gençliğinden beri tanıyan destekleyen bir isim, on iki eylülde bile daha özgürdüm diyorsa kim özgür olabilir başka. Bu konudaki düşüncelerinize katılıyorum.
Katılmadığım konu ise bu eleştirdiğiniz durumun tarihte hiç yaşanmadığı. Yaşandı daha kötüleri de yaşandı. Askerin emriyle çok daha beterleri yaşandı. Zaten bu insanlar gökten zembille inmedi. Ama yanlış olan görüşlerini temsil ettiklerini iddia ettikleri insanlara yapılan haksızlıkları şimdi kendileri başkalarına yapıyorlar. Bir intikam ve rövanş döngüsüne girdik malesef.
Yazdıklarının belli bir kısmına katılmakla birlikte, Değişik bir örnek vermek istiyorum müsaadenle.
Avrupa ile sürekli bir kıyaslama durumuna giriliyor sağlık konusunda. Bazı arkadaşlarımız ''Amerikada ücretsiz bakmıyorlar bile''cümlelerini kuruyor ve doğru söylüyor ancak kıyas noktasında hata var. Amerikada bir bireyin yıllık kişi başı geliri ne kadar? Kendisine yansıtılan vergi oranı ne kadar (Rakamsal değil oransal yaklaşın lütfen) Aynı şekilde ülkemizde bireysel olarak kişi başı yıllık gelir ne kadar ve yansıtılan vergi oranı ne kadar?
Yani şunu söylemek istiyorum.
Amerikadaki kişi başı gelir burada olsun önce, sonra bize de ücretsiz bakmasınlar razıyım ve ben o zaman Avrupadan Amerikadan üstün olduğumuzu da seve seve kabul edeyim.
Başka bir deyiş ile, Benden aldıkları bu kadar VERGİ ile kusura bakmayın lütfen ama bırakın en azından onu yapsınlar.
Sosyal devletin gereğini yerine getirdiği için minnettar olmalımıyız onu bilemiyorum ama rabbim yine de devletimizi başımızdan eksik eylemesin o ayrı konu elbette
yaw Döviz Tabelası ile Akaryakıt Tabelalarına bakacaksınız,sonra da aynen vereceksiniz odunu AKP ye bu kadar basit
ne alakası var siyesetle filan onu anlamadım,onu başarmışlar bunu başarmışlar filan bunlar hikaye beyler
ortada başarı arıyorsan önce bu Tabelalara bak sonra ahkam kesin,başarı Karnesi işte bu Tabelalardır!
1,5 ile başla ve niyet-hesap 1=1 olacakken şimdi 7 kağıt yaw siz boş konuşuyorsunuz beyler boş kimsenin bir şey
yaptığı yok millet menfaatine tam tersi onlar gidecek faturayı da bizler ödeyeceğiz,yok başörtüsüymüş yok bilmem neymiş
diyerek hedeften çıkmayın,Feto adisini bunlar uçurmadımı! ayrıca bunu harbiden uçurdularbitmedi ...hocam
senin işin ne gurbet ellerde kalk gel... demedilermi
bu arada memleketi de harbiden felaket uçurdular yaw,ne ABD ne elin caponu ne elin ingilizi filan demedik hepsi dümdüz
edip geçmedikmi,her alanda uçmadıkmı???
işin garibi buna kendileri de inanmıyor ama halkın çok büyük bir çoğunluğu inanıyor!
Devlet Bey "ortak" olmasaydı; %43 ile çakılıyorlardı!! uçarken yakıt bitti,Devlet bey son anda Tanker uçağı gönderdi de
herifleri kurtardı bu arada kendisi de meclise veda etmedi!
yaklaşık 20 yıllık iktidarın adı sonra "istikrar hükümeti" oluverdi!
gerçekler bunlarken namazla başlayıp,başörtüsüne geçmek oradan Askere gitmek v.s v.s bunlar hedef şaşırtma numaralarıdır
bunlarla iktidar filan olunmaz ama bizim medya örneğin "odunu" aday gösterse bu millet onu da seçer yaw
kalkıp onu yaptılar bunu yaptılar diyre adamları savunmayın yaw,hani amiyane tabirle deriz ya ; e .....gibi yapacaklar diye,aynen öyle
yapacaklardır,ne başarısı yaw,burası Muz Cumhuriyetimi dir arkadaşlar??? Haitimi yoksa Kostarika mıdır??sıfır olmuş bir ülkemiydi Türkiye??
adamlar yaşarken adlarına üniversiteler açıldı bu ülkede! sankim Kadir Has gibi hepsini cepten verdiler de Üni.kurdular!!
şimdi bekliyoruz "istikrar" olsun da,yeniden MB ye ortalama 100milyar dolar "sıcak-canlı" para gelsin de 3,5 kağıda insin dolar!
bu yetmez bir 50milyar daha sıcak gerekiyor 2,5 kağıda inmesi için bir 50 kağıt daha da gelirse şöyle 200 milyar dolarla
1/1,5 lara anca ineceğiz ki ülkenin ekonomisi ve potansiyeli buna elverişlidir! yani bizi şöyle temiz bir 200milyar dolar ciddi
anca o zaman uçurabilir,"mektebe" gitmediyseniz de sorun yok,bu hesabı az çok tahmin eden bu işleri de öğrenir,Ekonomi
masteri filan yapmaya gerek yoktur!
yaw para ne için kaçtı sakın demeyin bana,AKP ye sorun bunu???madem uçurdular şimdi cevap da onlarda dır!
"sıcak" gelecek yerlerin hepsiyle de bu arada papaz olduk!
Mesaj otomatik olarak birleştirildi:
en çok da şuna güldüm yaw;herif altına bilmem ne serisi AUDI çekmiş,adamı uçurdular
ama onu harbiden uçurdular,bu olay bana göre sözüm ona iyi giden bir "Corona davasını"
resmen berbat etti yaw bitmedi bir de CB forslu RTE imzalı ve de "Hediyedir" diyen yazan maske paketi var ya
sözüm ona iyi götürdükleri Corona Davasını resmen bitirip mahkum etti be yaw
şimdi birileri hala şu yapıldı bu önlem alındı diye ahkam kesiyor,maksat heriflerin ne kadar başarılı oldğunu
göstermek!
Mesaj otomatik olarak birleştirildi:
abi kalkıp deyin ki yaw biz hata ettik,medyanın da tuzağına düşüp bunları getrdik ama yanılmışız
diyeceklerine hala onu yaptılar bunu yaptılar dan başlayıp uçurmaya devam ediyorlar,öyle şeyler yapıldıki
o eskiden tenkit ettikleri her bir şeye adeta rahmet okutan cinsten kötülere imza attılar!
Allah dan mı yoksa Kuldan mı arada Anayasa Mahkemesi de güzel doğru şeylere imza attı da,bu adamların
yalnış bir dolu isteklerini de red etti!
Televizyon alacağımda yaptığım araştırma sırasında tavsiyeforumu ile tanıştım. Tüketici lehine hakkı hukuku savunan başta Adem Abi pek çok kişi olduğunu gördüğüm için tek başvuru kaynağım burası başka yerler de vardır belki ama arama ihtiyacı hissetmedim. Bu formdaki kimseyi tanımam. Siz de beni tanımıyorsunuz. Şurada bazı yazılanlara katılmamakla beraber - ki bazıları şucu bucu diye etiketlediği halde beni- anlıyorum haklı öfkelerini. Kiminin gençliğine veriyorum kiminin cahilliğine. Düşüncelerimi onaylatma gibi bir derdim de yok açıkçası.
Adalet isterken adil olamıyor, tahammül isterken tahmmül edemiyorsak eleştirdiğimiz şahıstan ne farkımız kalacak. Üstelik daha iktidar değilken bunu yaparsak yarın neler yapmayız.
Ekrem İmamoğlu halkta nasıl karşılık buldu? Onları etiketlemedi, aşağılamadı, dizini kırdı yer sofralarına oturdu, değerlerine saygı gösterdi, kucakladı, gülümsedi ve başkan oldu. Bugün sağlık bakanı neden geniş bir kitleye hitap edebiliyor? Babacan ve hoşgörülü olduğu için. Çünkü millet bıkmış hayt huyt asarım keserim ağzından.
Neyse aslında size söylüyor görünüyorum ama aslında kendime hatırlatıyorum bunları.
Bu arada Adem Helvacı abi parti kurarsan sandığa gitmeme ilkemi rafa kaldırırım sırf senin için.
Namaz yasağı olmadı ama kurumlarda başörtüsü yasağı vardı. Bu da etki-tepki oylarına sebep oldu. Uğur Dündar'ın ana haber bülteninde okulda namaz kılan çocukları öcü gibi göstermesi, rektörlerin başörtülü öğrencileri fiziki şiddetle dışarı çıkartması hafızalarda taze duruyor. Bunun gibi nice örnekler, şimdiki yönetimi iktidara getirdi.
Yani etki-tepki oylarının kaynağını araştırmak lazım. Zulüm görenler, şimdi hesap kesiyor.
Valla başörtüsü mağduriyeti ile bu derece haşırneşir olanlar nedense Konyada oruç tutmadığı için öğrenci döven insanlar
Bu ülkede başörtüsü yasak değil ancak takana garip bakan kitle olmakla birlikte mini etek de yasak değil ancak yine giyene garip bakan kitle var.
Yine bu ülkede başörtüsü ile devlet kurumlarına alınmayan kadınlar var iken, 21 inci yüzyılda eteğinin boyu nedeniyle evine gönderilen kadın memurlar, Hakim tarafından etek boyu nedeniyle salona alınmayan avukat kadın var.
Yani özetlemek gerekirse bu ülkede hiç bir zaman başörtüsü sorunu olmadı. Başörtüsünün siyasi bir simge olarak kullanılması sorun oldu.
Buna paralel yine bilginiz dahilinde olduğu üzere devlet memurlarında bıyık yasaklanmasının nedeni de aslında siyasi sembol olmaması adınaydı.
Aşağı sarkıtıyorsan ülkücü, üst dudakları kapatıyorsan solcu, badem bıyık bırakıyorsan dinci vs vs şeklinde etiketlemeler, o dönem de ciddi erecede bölünmüş olan toplumun birbirine bakış açısını etkilememek adına alınmış kararlardı.
Üzücü olan şu, üstünden 40 sene geçmiş, biz halen kıyafet ve KIL üzerinden birbirimizi yaftalıyoruz.
Şimdi ben hayatımda hiç bıyık bırakmadım, sakal da buna keza öyle. Hayatımda hiç bir siyasi partinin kapısından içeri girmedim. Boru paça kot pantalon ve penye tshırt ve mevsime göre uzun veya kısa kollu gömlek giyerim. Kırmızı - Yeşil - Siyah - kahverengi vs spor ayakkabılarım vardır, kafama eserse bira içerim, arada bir kadeh rakı içerim ki muhtemelen senede 3-5 dir bu ama geçen seneye kadar hiç aksatmadan cumalarıma gider, orucumu tutardım, birçok kişinin bildiği üzere halen kuran okurum ama İncil de okurum. Mesela ben şimdi neci oluyorum?
Ben o şartlara sahibim ve herkesle her ortamda fikir alış verişi yapabilirim... dediğiniz yere gelebilmem için, sizde de bu şartların var olması gerekir.
Maalesef siz tek taraflı bakıyorsunuz. Benim gibi çift taraflı bakabilirseniz olabilir.
Herkes beni A partili diye sanıyor. Fakat yorumlarımdaki ince ayrıntıları görenler öyle olmadığımı çok iyi biliyor. Benim tüm partilere karşı alerjim var. Çünkü onlar FİL. Bizler KARINCA.
Görüyorsunuz partiler kendi menfaatleri olduğunda, kendi seçmeninin bile tepkisini çekecek uygulamalar ve koalisyonlara yanaşıyor.
Televizyon alacağımda yaptığım araştırma sırasında tavsiyeforumu ile tanıştım. Tüketici lehine hakkı hukuku savunan başta Adem Abi pek çok kişi olduğunu gördüğüm için tek başvuru kaynağım burası başka yerler de vardır belki ama arama ihtiyacı hissetmedim. Bu formdaki kimseyi tanımam. Siz de beni tanımıyorsunuz. Şurada bazı yazılanlara katılmamakla beraber - ki bazıları şucu bucu diye etiketlediği halde beni- anlıyorum haklı öfkelerini. Kiminin gençliğine veriyorum kiminin cahilliğine. Düşüncelerimi onaylatma gibi bir derdim de yok açıkçası.
Adalet isterken adil olamıyor, tahammül isterken tahmmül edemiyorsak eleştirdiğimiz şahıstan ne farkımız kalacak. Üstelik daha iktidar değilken bunu yaparsak yarın neler yapmayız.
Ekrem İmamoğlu halkta nasıl karşılık buldu? Onları etiketlemedi, aşağılamadı, dizini kırdı yer sofralarına oturdu, değerlerine saygı gösterdi, kucakladı, gülümsedi ve başkan oldu. Bugün sağlık bakanı neden geniş bir kitleye hitap edebiliyor? Babacan ve hoşgörülü olduğu için. Çünkü millet bıkmış hayt huyt asarım keserim ağzından.
Neyse aslında size söylüyor görünüyorum ama aslında kendime hatırlatıyorum bunları.
Bu arada Adem Helvacı abi parti kurarsan sandığa gitmeme ilkemi rafa kaldırırım sırf senin için.
Abi benim ilkelerime uygun bir oluşum yok ki her kitleden ters tepki alıyorum ben aslında
Ülkücü desen değilim
Solcu desen değil
Sağcı hiç değil
Bir dönem kendi kendime dedim ''Gomonistmiyim acaba?'' ama baktım ilkelerim ona da uymuyor.
Yani anladım ki aslında benim siyasi oluşumlarla zaten hiç işim olmaz.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk ilke ve inkılaplarına sıkı sıkı sarılan, odak noktası İNSAN olan (Sağı solu ortası hepsi canım ciğerimdir) Yaradan ile bazen küs bazen barışık yaşayan birisiyim
Bakma sen buradaki tartışmalar sadece tartışmadır, bazı dostlarımıza bunu anlatamadık ona küsüp gittiler. Özünde burada tartıştığımız insanlar ile bir yerde karşılaşsak, bir müşkülleri olsa, ''Sen bizden değilsin'' mi diyeceğiz?
Haşa, Sümme haşa, asla ve kat-a kitabımızda ve ilkelerimizde böyle bir şey yoktur, hiç bir zaman da olmayacaktır
İlk önce seçmen kendisini düzeltecek ki, siyaset ona göre şekillensin. Körü körüne takım tutar gibi, parti tuttuğunuz sürece bu ülke herzaman geri kalacak.
Sinirine hakim olamayanla tartışmaya girmem. Lütfen diyaloğa girme. Tek taraflı bakıyorsun olaya. Benim gibi çift taraflı bakmayı dene. Elbet bu iktidar da gidecek. Bu sefer yerine gelenler hesap kesecek. Hep böyle oldu, öyle de olacaktır.
Devletin temel ilkeleri zaten halkın benimsediği şekilde dizayn edilmiş ise hiç bir hükumet kendi kafasına, çıkarına, isteğine göre kanun/rejim değişikliğine gitmemeli ve hatta gidememeli.
Ama bizde Burhan kuzu gibi Anayasa profesörleri var iken ne yasası kalıyor ne de yasanın anası maalesef.
Tabi Burhan Kuzu bu günün adamı, dünün yasa yazıcıları farklımıydı sanki?