Şahsen, her konuda tartışmak beni kırmaz, üzmez hocam. Ama, doğru olan bir şeyi yanlış yazmak veya olmayan bir şeyi var gibi yazmaya tahammülüm kalmadı artık. Olayın ne olduğunu yazarak aynı kısır döngüye girmek istemiyorum... Doğruya inanmayıp üzerine bir tartışmada kurulmaması gereken cümleler işin içinde yer alıyorsa ben kendimi orada yoramam...
Bu bakış açısı yanlış onu da biliyorum. Senin suç duyurusuna, Umut'un telefon mevzusuna bilgilendirme yapmadım mesela ama prensiplerimi de bir kenara bırakmam. Yanlışsa benim yanlışım olsun.
Forumu takip ediyorum, sadece yazma zahmetine girmiyorum artık, belki ileride bu durum değişir.
Not; konu siyaset ile ilgili değildir.
Anladımhocam, saygım sonsuz kararınıza lakin her zaman herkesin görüşüne de katılmayabiliyorsunuz.
Mesela Sevgili Mert'in Halil Sezai konusunda yazdıklarına katılmıyorum, ancak görüşüne saygı duyuyorum. Birbirimize zerre saygısızlığımız olmaz, zaten herkes aynı düşünürse insan olmamızın anlamı kalmaz ki. Sürüler halinde dolaşır, acıktıkça avlanmaya çıkarız artık yapacak başka şey kalmayacağı için.
İşin içinde olduğundan dolayı mesela yukarıda sevgili Mert Hükumeti sağlık politikaları konusunda başarılı bulduğunu yazmış.
Ben ise şöyle bakıyorum konuya. Hükumet vatandaşa sağılacak inek gözü ile bakıyor, ''bunlar ölürse vergiyi kim verecek usta? Yaşasınlar ki sorgusuz sualsiz deli dumrul vergilerimizi toplamaya devam edelim'' bakış açısı bu bana göre.
Abi iliğine kadar sömürdüğün vatandaştan bir de kutusu 14usd üzerinden ilaç parası almaya kalkarsan zaten bunun imkanı olmadığına göre ölecek yani başka açıklaması yok.
Kendimi de eleştireyim. Artık öyle tepki doluyum ki son 15 20 yıldır yaşananlardan, adaletsizlikten, gelir dengesizliğinden, vergi eşitsizliğinden, yandaş kayırmalardan, tanıdık ihalelerinden, atının yularını tuttu diye rektör yapılanlardan, tecavüzcülerden, hırsızlardan, yolsuzlardan vs vs
Ağızları ile kuş tutsalar yaranamazlar bana.