Abdül Hamit in petrol konusun da yaptırmış olduğu bir harita var ve bu haritanın gerçek olduğu söyleniyor.
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
Bu Kıbrıs şimdi mi kıymetli oldu!!!
- Konbuyu başlatan Let's _be_ honest
- Başlangıç tarihi
Anlattıklarınızda da doğruluk payı var.Mantıklıda ben daha önceden birkaç doğuda görevyapmış gümrük memuru bir abiyle konuşmamda petrol yada başka gazlar var fakat oradan çıkan ile yapılacak masraf birbirini kurtarmadığını petrol arama işinin çok masraflı olduğunu bu sebeple bulunan petrol rezervi yeterli miktarda yada kalitede olmasa kuyu nun kapatıldığından bahsetmişti.ama doğruluk payı nedir bilmem.metraj konusunda yanlış bilgi olabilir çünkü zaten 2005 öncesinde edindiğim bi bilgi idi. ve o zamanlar cidden böyle idi. zaten türkiyede adam gibi petrol aramalar ne zaman yapılmaya başlandı ki? adamlar 1900 lerden beri dünyayı delik deşik etti. bizim petrol arama geçmişimiz 10 yıl öncesine bile dayanmıyor. bi de şu var. kafkasya dediğimiz ülkeler kaç bin metre? bu ülkeler 3 hatta 4 km zaten. yani deniz seviyesine bile inmke için 4 km kazmak zorunda adam. türkiye ise en yüksek noktası 5km ortalamyükseltimiz 1.5 km falan. o adamlar bizden fazladan 2 3 bin metre kazmak zorunda. bu yüzden onlar 10 km ye kadar inmek zorunda. ve o noktalarda onlar rahatlıkla petrol buluyor.
karadeniz bölgesinde metan çıksa dediğin gibi admı öldürür. çünkü aşırı patlayan bi şey. ama dediğm gibi rahat rahat çıkıyordu. tabii sonra üstü kapatıldı haberlerin.http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/turkiyenin-en-derin-petrol-kuyusu-aciliyor-9703876 şu habere bakın. dediğim gibi 2008 itibari ile en derin kuyumuz 4.5 km.
yalnız şu 250 derece lafına takıldım. ya bu petrol bu derecede bozuluyorsa rafinerideki kaç yüz derecede nasıl bozuluyor? bence de size bunu diyen sallamış. ha diyerceksiniz rafineride çözünüyor. onun nedeni basınç yok çünkü. yer altında ise rezervde basınç var. ki bu yüzden kontrolsüz açılan petrol kuyularında patlama oluyor. çünkü sıcak çıkıyor. basınç fazla olduğu için o sıcaklığa dayanabilir. ha bu ayrı mevzuu.
ben şunu anlamadım.
hani diyorsunuz ya türkiyenin olduğu yerde şu yoktu bu yoktu. bi de video atmışsınız sağolun. bu videolar kime neye göre yapılıyor? aha demin feyste bi haber gördüm. neymiş efendim 78 de maymunlar 4 sena boyunca savaşmış. bakıyorum. bunlar doğal ortamındaki hayvanlar değil. deney ürünleri. kim bilir ne yedirdiler de bu maymunlar manyadı?
o yüzden bilimsel video diyince hep bi durup düşünüyorum. ve size şunu soruyorum.
hatta her şeyi geçelim. ikimizin de argümanını geçelim.
türkiye.
kuzeyinde rusya doğusunda azerbeycan ve kafkasya
güneyince suriye ırak
güney batısında kıbrıs ve akdeniz havzası
ki bi kaç yıl önce batı kısmımızda bulgaristanda bile petrol haberi çıktı.
sen bana diyorsun ki 4 yanında petrol var. ama türkiyede coğrafya yüzünden petrol yok.
hacı abi sen bu dediğin lafa istediğin kadar bilimsel kanıt koy. inanır mısın
Çevrimdışı
yolgezer
Aktif Üye
- 2 Haz 2019
- 398
hocam şimdi o neden masraflı? neden her ülkede petrol arama kısmı devlet destekli iken bizde bu kadar pahalı?_ işte bunu soruyorum ben. ki arkadaş şimdi beni yalancı çıkardı. çünkü ben bilgilerimi güncellemedim. ama bilgileri edindiğim tarih itibari ile yerden göğe kadar haklı idim. ama işte arada rakamlar değişmiş
asıl sıkıntı türkiyede belli şeyler istenmiyor. adamlar uranyum ve boru da çıkarttırmayacaklardı ama şansına dünyanın en büyük rezervi bizde. onu istemeye istemeye çıkarttırıyorlar.petrol ise başka yerlerden çekilebiliyor. bor için o maden açılacak. şansları yok. çünkü türkiyenin tam ortasında Tabi bor konusunda buna mecburlar ama herşey neye geliyor kendi teknolojin kendi üretimin olmayınca herseyin maliyeti artıyor.Olayı anlatan abi basit bir örnek vermişti.Ama bu olay konuşulalı 10 yıl vardır.Arama işlemi yapılırken kullanılan elmas uçlar çok pahalı bu bile etkiliyor demişti.hocam şimdi o neden masraflı? neden her ülkede petrol arama kısmı devlet destekli iken bizde bu kadar pahalı?_ işte bunu soruyorum ben. ki arkadaş şimdi beni yalancı çıkardı. çünkü ben bilgilerimi güncellemedim. ama bilgileri edindiğim tarih itibari ile yerden göğe kadar haklı idim. ama işte arada rakamlar değişmiş
Tabiki geçmişte kendi otomobilini kötüleyip basit bir benzin bitmesi yüzünden kızağa çeken bir devleten bahsediyoruz.kendi uçak fabrikamızı sipariş alır duruma gelen fabrikamızı kapatıp dışardan aldık.Hep yabancı devletlere özendik onlar gibi olmak onlar gibi yaşamak istedik su andada değişen birşey yok aslında
zihniyet meselesi bildiğim kadarıyla son yıllarda kendi imkanlarımızla birşeyler yapmaya çalıştık.Ama sonrada yabancı firmalara bu konuda calışma yapmaları için izin verdik.Sanıyorum bu maliyet işi hakıkaten gerçek ki devlet kendi dışında başkalarınada izin verdi.Ama birçok sey dönüyorda olabilir iddia etmek istemem
Çevrimdışı
yolgezer
Aktif Üye
- 2 Haz 2019
- 398
nedense biz bulamıyoruz. maliyet diyoz. ama yabancı geliyor 1000 dolara işi bitiriyor. bu sana da garip değil mi?Tabi bor konusunda buna mecburlar ama herşey neye geliyor kendi teknolojin kendi üretimin olmayınca herseyin maliyeti artıyor.Olayı anlatan abi basit bir örnek vermişti.Ama bu olay konuşulalı 10 yıl vardır.Arama işlemi yapılırken kullanılan elmas uçlar çok pahalı bu bile etkiliyor demişti.
Tabiki geçmişte kendi otomobilini kötüleyip basit bir benzin bitmesi yüzünden kızağa çeken bir devleten bahsediyoruz.kendi uçak fabrikamızı sipariş alır duruma gelen fabrikamızı kapatıp dışardan aldık.Hep yabancı devletlere özendik onlar gibi olmak onlar gibi yaşamak istedik su andada değişen birşey yok aslında
zihniyet meselesi bildiğim kadarıyla son yıllarda kendi imkanlarımızla birşeyler yapmaya çalıştık.Ama sonrada yabancı firmalara bu konuda calışma yapmaları için izin verdik.Sanıyorum bu maliyet işi hakıkaten gerçek ki devlet kendi dışında başkalarınada izin verdi.Ama birçok sey dönüyorda olabilir iddia etmek istemem
Mutlaka adamlar yıllardır bu işi yapıyor.Sanırım bu işin hini olmuşlar.Keşke bizlerde öyle olabilsek
Çevrimdışı
yolgezer
Aktif Üye
- 2 Haz 2019
- 398
abi bunlar gelene kadar yok şöyle bilimsel olarak olmaz yok böyle olmaz deniyor. bunlar bi geliyor. şak diye çekiyor. işte bu bana garip geliyrMutlaka adamlar yıllardır bu işi yapıyor.Sanırım bu işin hini olmuşlar.Keşke bizlerde öyle olabilsek
Mesaj otomatik olarak birleştirildi:
eskiden din toplumların afyonu idi. şimdi bilim afyon.
Çevrimdışı
Jeopol
Aktif Üye
- 6 Ocak 2018
- 432
- 35
Aramızdaki fark şu.metraj konusunda yanlış bilgi olabilir çünkü zaten 2005 öncesinde edindiğim bi bilgi idi. ve o zamanlar cidden böyle idi. zaten türkiyede adam gibi petrol aramalar ne zaman yapılmaya başlandı ki? adamlar 1900 lerden beri dünyayı delik deşik etti. bizim petrol arama geçmişimiz 10 yıl öncesine bile dayanmıyor. bi de şu var. kafkasya dediğimiz ülkeler kaç bin metre? bu ülkeler 3 hatta 4 km zaten. yani deniz seviyesine bile inmke için 4 km kazmak zorunda adam. türkiye ise en yüksek noktası 5km ortalamyükseltimiz 1.5 km falan. o adamlar bizden fazladan 2 3 bin metre kazmak zorunda. bu yüzden onlar 10 km ye kadar inmek zorunda. ve o noktalarda onlar rahatlıkla petrol buluyor.
karadeniz bölgesinde metan çıksa dediğin gibi admı öldürür. çünkü aşırı patlayan bi şey. ama dediğm gibi rahat rahat çıkıyordu. tabii sonra üstü kapatıldı haberlerin.http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/turkiyenin-en-derin-petrol-kuyusu-aciliyor-9703876 şu habere bakın. dediğim gibi 2008 itibari ile en derin kuyumuz 4.5 km.
yalnız şu 250 derece lafına takıldım. ya bu petrol bu derecede bozuluyorsa rafinerideki kaç yüz derecede nasıl bozuluyor? bence de size bunu diyen sallamış. ha diyerceksiniz rafineride çözünüyor. onun nedeni basınç yok çünkü. yer altında ise rezervde basınç var. ki bu yüzden kontrolsüz açılan petrol kuyularında patlama oluyor. çünkü sıcak çıkıyor. basınç fazla olduğu için o sıcaklığa dayanabilir. ha bu ayrı mevzuu.
ben şunu anlamadım.
hani diyorsunuz ya türkiyenin olduğu yerde şu yoktu bu yoktu. bi de video atmışsınız sağolun. bu videolar kime neye göre yapılıyor? aha demin feyste bi haber gördüm. neymiş efendim 78 de maymunlar 4 sena boyunca savaşmış. bakıyorum. bunlar doğal ortamındaki hayvanlar değil. deney ürünleri. kim bilir ne yedirdiler de bu maymunlar manyadı?
o yüzden bilimsel video diyince hep bi durup düşünüyorum. ve size şunu soruyorum.
hatta her şeyi geçelim. ikimizin de argümanını geçelim.
türkiye.
kuzeyinde rusya doğusunda azerbeycan ve kafkasya
güneyince suriye ırak
güney batısında kıbrıs ve akdeniz havzası
ki bi kaç yıl önce batı kısmımızda bulgaristanda bile petrol haberi çıktı.
sen bana diyorsun ki 4 yanında petrol var. ama türkiyede coğrafya yüzünden petrol yok.
hacı abi sen bu dediğin lafa istediğin kadar bilimsel kanıt koy. inanır mısın
Sen sağdan soldan duyduklarını buraya yazıyorsun.
Ben bu işi yapıyorum. O nedenle biliyorum. Mesela beni burada bir elektronik devre konusunda tavsiye verirken göremezsin. Çünkü işim bu değil. Uzmanlığım olmayan, bilmediğim konulara burnumu sokmam.
Sırayla başlayalım. Adamların 1900lerden itibaren başladığı doğrudur. Hatta daha da erken. Turkiye de bu işlere 30lu yıllarda başladı. Hatta 1940larda açılan petrol kuyularından günümüzde dahi üretim yapılmaya devam edilenler var.
Şu deniz seviyesine inme lafını unutun. Yok öyle birşey. Boşuna bilmeden konuşuyorsunuz demiyorum. Adamların en derin sondaj bilgisini verdim hala 10bin metre kazıp petrol buluyorlar diyorsunuz. Şunu da ekleylim. Kafkaslarda petrolü azerbaycan üretir. Gurcistan ve ermenistanin uretimi yok.
Bu işler biraz jeoloji bilgisi istiyor. Bilseydiniz neden saçmaladığınızı anlardınız
Rafineride kimyasal işlem yapıldığını da anlatmaya gerek yok sanırım. Petrolü doğrudan alıp arabana koymuyorsan, petrolü alıp alışveriş çantası yapmıyorsan bu kimyasal ayrıştırmayı beklemek zorunda olduğundandır.
Verdiğim videodaki bilgiler bilim oluyor. Sağdan soldan sallama bilgiler değil. Başınız sıkışınca başvurduğunuz bilimin ta kendisi.
Son cümlene cevap vereyim.
Sokaktaki göbeğini kaşıyan vatandaş olsam inanmam. Çünkü bilgisiz insanlar inanmak istediklerine inanır. Kafalarında oradan petrol çıkıyor, sağdan çıkıyor, soldan çıkıyor bizde niye çıkmıyor diye kurgu oluşturur. Ama öyle birşey olmadığının farkına varamaz. Kendini kaptırmıştır bir kere.
Çevrimdışı
yolgezer
Aktif Üye
- 2 Haz 2019
- 398
madem bu kadar üstün insansın bu konuda. hadi sen petrol çıkar bizi utandır. yok beceremiyorsan bırak bu işi der ve susarım.Aramızdaki fark şu.
Sen sağdan soldan duyduklarını buraya yazıyorsun.
Ben bu işi yapıyorum. O nedenle biliyorum. Mesela beni burada bir elektronik devre konusunda tavsiye verirken göremezsin. Çünkü işim bu değil. Uzmanlığım olmayan, bilmediğim konulara burnumu sokmam.
Sırayla başlayalım. Adamların 1900lerden itibaren başladığı doğrudur. Hatta daha da erken. Turkiye de bu işlere 30lu yıllarda başladı. Hatta 1940larda açılan petrol kuyularından günümüzde dahi üretim yapılmaya devam edilenler var.
Şu deniz seviyesine inme lafını unutun. Yok öyle birşey. Boşuna bilmeden konuşuyorsunuz demiyorum. Adamların en derin sondaj bilgisini verdim hala 10bin metre kazıp petrol buluyorlar diyorsunuz. Şunu da ekleylim. Kafkaslarda petrolü azerbaycan üretir. Gurcistan ve ermenistanin uretimi yok.
Bu işler biraz jeoloji bilgisi istiyor. Bilseydiniz neden saçmaladığınızı anlardınız
Rafineride kimyasal işlem yapıldığını da anlatmaya gerek yok sanırım. Petrolü doğrudan alıp arabana koymuyorsan, petrolü alıp alışveriş çantası yapmıyorsan bu kimyasal ayrıştırmayı beklemek zorunda olduğundandır.
Verdiğim videodaki bilgiler bilim oluyor. Sağdan soldan sallama bilgiler değil. Başınız sıkışınca başvurduğunuz bilimin ta kendisi.
Son cümlene cevap vereyim.
not: o üslup da forum kültürüne ne kadar yakın olduğunu gösteriyor.
Son düzenleme:
Çevrimdışı
Jeopol
Aktif Üye
- 6 Ocak 2018
- 432
- 35
Buraya da cevap vereyim.hocam şimdi o neden masraflı? neden her ülkede petrol arama kısmı devlet destekli iken bizde bu kadar pahalı?_ işte bunu soruyorum ben. ki arkadaş şimdi beni yalancı çıkardı. çünkü ben bilgilerimi güncellemedim. ama bilgileri edindiğim tarih itibari ile yerden göğe kadar haklı idim. ama işte arada rakamlar değişmiş
Birincisi bir değerli bir maden değil. Yan maden. Olsa da olur olmasa da . Bizde çok olduğundan dedikodusu da çok olur.
Niye çıkarılmıyor derseniz ise alan yok. Bu konuda ciddiyim. Alan olmadığı için sadece sipariş ile üretim yapılır. Eğer bir gün bor ile ürün elde edebilirseniz(düzgün görev yapmayan deterjan dışında) o zaman değerli olur.
Petrol maliyetine gelirsek, turkiyede ortalama bir varil petrolün üretim maliyeti (sondajı, işçisi, taşıması, üretimi) yaklaşık 10 dolar civarı. Bugünkü petrol fiyatları ile 50 dolar civarına da satılıyor.
Genel olarak üretim maliyeti ucuz ülkelerdeniz. Ama 5 lira kazanmak için 25 lira yatıracak kadar da salak değiliz.
Mesaj otomatik olarak birleştirildi:
E zaten olanı çıkarıyoruz. Olmayanı yoktan mı var edeyim?
T
Çevrimdışı
toydosakni
Aktif Üye
- 11 Kas 2018
- 464
Ado,kusura bakma buna katılmak mümkün değil,bir insanının dinini yaşaması nasıl ticaret oluyor acaba??
bühtan değilmi bu,dönekten kastın nedir?
xxxx
bunun dışındakilere katılıyorum ,sadece çiftçilik kısmını anlamadım.
Çevrimdışı
Adem Helvacı
Süper Üye
- 17 Şub 2017
- 24,294
- 51
kusura bakma buna katılmak mümkün değil,bir insanının dinini yaşaması nasıl ticaret oluyor acaba??
bühtan değilmi bu,dönekten kastın nedir?
xxxx
bunun dışındakilere katılıyorum ,sadece çiftçilik kısmını anlamadım.
CHP nin ATATÜRK ATATÜRK diyip durması gibi AKP nin de DİN DİN diyip durmasından bıkmışlığın bir açıklamasıdır bu.
CHP nasıl ATATÜRK tüccarlığı yapıyor ise, AKP de DİN tüccarlığı yapıyor.
CHP nasıl ki elinde başka argüman olmadığı için bulduğu her fırsatta ATATÜRK ATATÜRK diyip duruyor ise, AKP nin de elinde bilim, kültür, ileri demokrasi adına hiç bir şey olmadığı için sürekli meydanlarda DİN KİTAP İMAN edebiyatı yapıyor.
CHP nin ATATÜRK ü bırakıp BİLİM, AKP nin DİN tüccarlığını bırakıp İLİM İRFAN dan bahsetmesini beklemek sade bir vatandaş olarak en doğal hakkımdır diye düşünüyorum.
Seçimlerde AKP ye oy vermek İMANIN gereğidir demek din tüccarlığının ta kendisidir. Siz e biliyorsunuz ki bunun gibi abartısız bin tane örnek sunabiliriz buraya, amacım siyaset tartışmak olmadığı için yüzeysel geçiyorum.
Dinimi yaşamak demişken, ben artık dinimi camilerde yaşayamıyorum zira bıktım camilerde duyduğum hükumet baskılı vaazlardan, hutbelerden. Bıktım artık müftülerin iktidar yanlısı söylemlerinden. Ben artık kılacağım namazımı evimde, okuyacağım kuranımı yine evimde okuyorum. Camiler ibadet yeridir azizim siyaset meydanı değil. Çıksınlar camilerimizden, bütün siyasi partiler çıksın bunu kim kullanıyor ise.
Bayram namazında cami hocası kalkıp da ''Sakarya meydan muharebesi diye bir şey yoktur, öyle bir zafer kazanmadık, yunanı da denize falan dökmedik uyduruyorlar, kandırıyorlar bizi, keşke o savaşı kazanmasaydık, belki Osmanlıyı yeniden kurardık'' diyebiliyor ve bunun için bir de devletten, daha doğrusu AKP hükümetinden maaş alıyorsa bunun adı din tüccarlığıdır, bunun adı Cumhuriyet Düşmanlığıdır.
Ne CHP nin dini Türkleştirmesine/Türkçeleştirmesine, Ne de AKP nin Dini Araplaştırmasına/Dayatmasına ihtiyacımız yok bizim, ,ibadethanelerimizden defolup gitsinler, halk kendi kendine en ruhvani, en mistik şekilde Yüce Allah ile bir araya gelsin yakarsın, dininin gereğini yerine getirsin. Söylemlerimin sert ve tartışmaya açık olduğunun ve aslında forumda bu konulara girmemem gerektiğinin farkındayım lakin AKP tayfası değiliz diye biz de dinsiz imansız değiliz, şu yaşananları görüp de isyan etmemek elde değil. Devletin her bir memuru kendi güç/iktidar savaşları adına dini söylemleri amaç olarak kullanmaktan çekinmiyor maalesef.
Süleyman Soylu konusunu aslında herkes v bence siz de biliyorsunuzdur diye düşünüyorum. Birçok, sağ sol görüş fark etmeksizin saf değiştiren siyasetçiden farklı bir durumda değil.
Dün Başka bir partinin çatısı altında Rahmetli Menderes ile Şimdiki Cumhurbaşkanını kıyaslayarak ''Sen kim Menderes kim?'' diyen zihniyetin birkaç yıl sonra ''Vallahi de billahi de Tallahi de Tayyip Erdoğan bu ülkenin ezeli ve ebedi yegane başkanıdır'' diyebiliyorsa, Paçalarından yolsuzluk akıyor - RTE Rantın babasını getirdi - Kendisini padişah olarak görüyor - ve buna benzer size sunabileceğim birçok örneği sanki kendisi söylememiş gibi geride bırakıp üstüne kalkıp da ‘Allah şahittir ki bütün bedenim kan gölüne dönse de Erdoğan'dan ayrılmayacağım” diyebilmiş ise, literatürde bunun adı dönekliktir.
Haa olaya istenirse şu göz ile bakılabilir. ''Yahu hayatında herkes hata yapar ama sonra doğru yolu bulur'' tamam haydi bu görüşe de saygımız var diyelim
En son Çiftçi kısmından anlatmak istediğim şu idi.
Önce halkın Devlete inanması, Güvenmesi lazım.
Bulunduğum bölgede seralar Suriyelilerden geçilmiyor. Türk insanı artık tembel, çalışmıyor ve çalışmak istemiyor çünkü Devletin kendilerine hak ettikleri karşılığı vermeyeceğini düşünüyor.
Vergi yükü inanılmaz derecede ağır ancak bu ağır yollardan toplanan vergiler maalesef rant sistemine kurban ediliyor. Ülkede ''Milletin ..na koyacağız'' diyenler halen devletten en büyük ihaleleri kaparken, otoyol yapan köşe oluyor, Köprü yapan ülkeden kaçmanın yollarını arıyorsa bu koşullarda devletin en temel dinamiği olan çiftçilik sektöründeki en küçük çiftçi dahi tarlasını ekmeye gerek görmüyor.
Yani aslında petrol içerikli bir konuda bakış açısını bir nebze de olsa farklı yöne çekmek istememdeki temel amaç İNANÇ meselesiydi.
İnsan Allah'a olan inancından sonra DEVLETİNE inanmalı değerli kardeşim.
ben öyle olduğunu düşünüyorum en azından
Umarım kimseyi kıracak kelamlar etmemişimdir
Çevrimdışı
yolgezer
Aktif Üye
- 2 Haz 2019
- 398
adam sağlı sollu vurmuş ya resmen-siyasi kelime oyunuCHP nin ATATÜRK ATATÜRK diyip durması gibi AKP nin de DİN DİN diyip durmasından bıkmışlığın bir açıklamasıdır bu.
CHP nasıl ATATÜRK tüccarlığı yapıyor ise, AKP de DİN tüccarlığı yapıyor.
CHP nasıl ki elinde başka argüman olmadığı için bulduğu her fırsatta ATATÜRK ATATÜRK diyip duruyor ise, AKP nin de elinde bilim, kültür, ileri demokrasi adına hiç bir şey olmadığı için sürekli meydanlarda DİN KİTAP İMAN edebiyatı yapıyor.
CHP nin ATATÜRK ü bırakıp BİLİM, AKP nin DİN tüccarlığını bırakıp İLİM İRFAN dan bahsetmesini beklemek sade bir vatandaş olarak en doğal hakkımdır diye düşünüyorum.
Seçimlerde AKP ye oy vermek İMANIN gereğidir demek din tüccarlığının ta kendisidir. Siz e biliyorsunuz ki bunun gibi abartısız bin tane örnek sunabiliriz buraya, amacım siyaset tartışmak olmadığı için yüzeysel geçiyorum.
Dinimi yaşamak demişken, ben artık dinimi camilerde yaşayamıyorum zira bıktım camilerde duyduğum hükumet baskılı vaazlardan, hutbelerden. Bıktım artık müftülerin iktidar yanlısı söylemlerinden. Ben artık kılacağım namazımı evimde, okuyacağım kuranımı yine evimde okuyorum. Camiler ibadet yeridir azizim siyaset meydanı değil. Çıksınlar camilerimizden, bütün siyasi partiler çıksın bunu kim kullanıyor ise.
Ne CHP nin dini Türkleştirmesine/Türkçeleştirmesine, Ne de AKP nin Dini Araplaştırmasına/Dayatmasına ihtiyacımız yok bizim, ,ibadethanelerimizden defolup gitsinler, halk kendi kendine en ruhvani, en mistik şekilde Yüce Allah ile bir araya gelsin yakarsın, dininin gereğini yerine getirsin. Söylemlerimin sert ve tartışmaya açık olduğunun ve aslında forumda bu konulara girmemem gerektiğinin farkındayım lakin AKP tayfası değiliz diye biz de dinsiz imansız değiliz, şu yaşananları görüp de isyan etmemek elde değil. Devletin her bir memuru kendi güç/iktidar savaşları adına dini söylemleri amaç olarak kullanmaktan çekinmiyor maalesef.
Süleyman Soylu konusunu aslında herkes v bence siz de biliyorsunuzdur diye düşünüyorum. Birçok, sağ sol görüş fark etmeksizin saf değiştiren siyasetçiden farklı bir durumda değil.
Dün Başka bir partinin çatısı altında Rahmetli Menderes ile Şimdiki Cumhurbaşkanını kıyaslayarak ''Sen kim Menderes kim?'' diyen zihniyetin birkaç yıl sonra ''Vallahi de billahi de Tallahi de Tayyip Erdoğan bu ülkenin ezeli ve ebedi yegane başkanıdır'' diyebiliyorsa, Paçalarından yolsuzluk akıyor - RTE Rantın babasını getirdi - Kendisini padişah olarak görüyor - ve buna benzer size sunabileceğim birçok örneği sanki kendisi söylememiş gibi geride bırakıp üstüne kalkıp da ‘Allah şahittir ki bütün bedenim kan gölüne dönse de Erdoğan'dan ayrılmayacağım” diyebilmiş ise, literatürde bunun adı dönekliktir.
Haa olaya istenirse şu göz ile bakılabilir. ''Yahu hayatında herkes hata yapar ama sonra doğru yolu bulur'' tamam haydi bu görüşe de saygımız var diyelim
En son Çiftçi kısmından anlatmak istediğim şu idi.
Önce halkın Devlete inanması, Güvenmesi lazım.
Bulunduğum bölgede seralar Suriyelilerden geçilmiyor. Türk insanı artık tembel, çalışmıyor ve çalışmak istemiyor çünkü Devletin kendilerine hak ettikleri karşılığı vermeyeceğini düşünüyor.
Vergi yükü inanılmaz derecede ağır ancak bu ağır yollardan toplanan vergiler maalesef rant sistemine kurban ediliyor. Ülkede ''Milletin ..na koyacağız'' diyenler halen devletten en büyük ihaleleri kaparken, otoyol yapan köşe oluyor, Köprü yapan ülkeden kaçmanın yollarını arıyorsa bu koşullarda devletin en temel dinamiği olan çiftçilik sektöründeki en küçük çiftçi dahi tarlasını ekmeye gerek görmüyor.
Yani aslında petrol içerikli bir konuda bakış açısını bir nebze de olsa farklı yöne çekmek istememdeki temel amaç İNANÇ meselesiydi.
İnsan Allah'a olan inancından sonra DEVLETİNE inanmalı değerli kardeşim.
ben öyle olduğunu düşünüyorum en azından
Umarım kimseyi kıracak kelamlar etmemişimdir
-abi geçen bi kıbrıslı arkadaşla konuşuyoruz. diyor ki anadolu insanı tembel.
kusura bakma da ben neden çalışayım? subay maaşı aldım 8 ay boyunca ilk aldığımda 3800 tl ile 1100 dolar alıyorken zamla 4800 e çıkan maaşım 750 dolar alamaz olmuş, sıfırını almayı düşündüğüm malın 2. eli bile piyasadan çekildi, çağırdığım iskender plastik kapta değil kağıtla gönderilir olmuşken sen ne çalışmasından bahsediyorsun dediğmde susmuştu.
evet abi biz tembeliz. biz çalışmıyoruz. ya neden çalışayım? ben yaşımı bahane ettim kalmadım askeriyede. neden? çünkü silah altında kalıp da sürüngen gibi yaşayacağıma aç yaşarım en azından silahın baskısını hissetmem dedim.
CHP nin ATATÜRK ATATÜRK diyip durması gibi AKP nin de DİN DİN diyip durmasından bıkmışlığın bir açıklamasıdır bu.
CHP nasıl ATATÜRK tüccarlığı yapıyor ise, AKP de DİN tüccarlığı yapıyor.
CHP nasıl ki elinde başka argüman olmadığı için bulduğu her fırsatta ATATÜRK ATATÜRK diyip duruyor ise, AKP nin de elinde bilim, kültür, ileri demokrasi adına hiç bir şey olmadığı için sürekli meydanlarda DİN KİTAP İMAN edebiyatı yapıyor.
CHP nin ATATÜRK ü bırakıp BİLİM, AKP nin DİN tüccarlığını bırakıp İLİM İRFAN dan bahsetmesini beklemek sade bir vatandaş olarak en doğal hakkımdır diye düşünüyorum.
Seçimlerde AKP ye oy vermek İMANIN gereğidir demek din tüccarlığının ta kendisidir. Siz e biliyorsunuz ki bunun gibi abartısız bin tane örnek sunabiliriz buraya, amacım siyaset tartışmak olmadığı için yüzeysel geçiyorum.
Dinimi yaşamak demişken, ben artık dinimi camilerde yaşayamıyorum zira bıktım camilerde duyduğum hükumet baskılı vaazlardan, hutbelerden. Bıktım artık müftülerin iktidar yanlısı söylemlerinden. Ben artık kılacağım namazımı evimde, okuyacağım kuranımı yine evimde okuyorum. Camiler ibadet yeridir azizim siyaset meydanı değil. Çıksınlar camilerimizden, bütün siyasi partiler çıksın bunu kim kullanıyor ise.
Bayram namazında cami hocası kalkıp da ''Sakarya meydan muharebesi diye bir şey yoktur, öyle bir zafer kazanmadık, yunanı da denize falan dökmedik uyduruyorlar, kandırıyorlar bizi, keşke o savaşı kazanmasaydık, belki Osmanlıyı yeniden kurardık'' diyebiliyor ve bunun için bir de devletten, daha doğrusu AKP hükümetinden maaş alıyorsa bunun adı din tüccarlığıdır, bunun adı Cumhuriyet Düşmanlığıdır.
Ne CHP nin dini Türkleştirmesine/Türkçeleştirmesine, Ne de AKP nin Dini Araplaştırmasına/Dayatmasına ihtiyacımız yok bizim, ,ibadethanelerimizden defolup gitsinler, halk kendi kendine en ruhvani, en mistik şekilde Yüce Allah ile bir araya gelsin yakarsın, dininin gereğini yerine getirsin. Söylemlerimin sert ve tartışmaya açık olduğunun ve aslında forumda bu konulara girmemem gerektiğinin farkındayım lakin AKP tayfası değiliz diye biz de dinsiz imansız değiliz, şu yaşananları görüp de isyan etmemek elde değil. Devletin her bir memuru kendi güç/iktidar savaşları adına dini söylemleri amaç olarak kullanmaktan çekinmiyor maalesef.
Süleyman Soylu konusunu aslında herkes v bence siz de biliyorsunuzdur diye düşünüyorum. Birçok, sağ sol görüş fark etmeksizin saf değiştiren siyasetçiden farklı bir durumda değil.
Dün Başka bir partinin çatısı altında Rahmetli Menderes ile Şimdiki Cumhurbaşkanını kıyaslayarak ''Sen kim Menderes kim?'' diyen zihniyetin birkaç yıl sonra ''Vallahi de billahi de Tallahi de Tayyip Erdoğan bu ülkenin ezeli ve ebedi yegane başkanıdır'' diyebiliyorsa, Paçalarından yolsuzluk akıyor - RTE Rantın babasını getirdi - Kendisini padişah olarak görüyor - ve buna benzer size sunabileceğim birçok örneği sanki kendisi söylememiş gibi geride bırakıp üstüne kalkıp da ‘Allah şahittir ki bütün bedenim kan gölüne dönse de Erdoğan'dan ayrılmayacağım” diyebilmiş ise, literatürde bunun adı dönekliktir.
Haa olaya istenirse şu göz ile bakılabilir. ''Yahu hayatında herkes hata yapar ama sonra doğru yolu bulur'' tamam haydi bu görüşe de saygımız var diyelim
En son Çiftçi kısmından anlatmak istediğim şu idi.
Önce halkın Devlete inanması, Güvenmesi lazım.
Bulunduğum bölgede seralar Suriyelilerden geçilmiyor. Türk insanı artık tembel, çalışmıyor ve çalışmak istemiyor çünkü Devletin kendilerine hak ettikleri karşılığı vermeyeceğini düşünüyor.
Vergi yükü inanılmaz derecede ağır ancak bu ağır yollardan toplanan vergiler maalesef rant sistemine kurban ediliyor. Ülkede ''Milletin ..na koyacağız'' diyenler halen devletten en büyük ihaleleri kaparken, otoyol yapan köşe oluyor, Köprü yapan ülkeden kaçmanın yollarını arıyorsa bu koşullarda devletin en temel dinamiği olan çiftçilik sektöründeki en küçük çiftçi dahi tarlasını ekmeye gerek görmüyor.
Yani aslında petrol içerikli bir konuda bakış açısını bir nebze de olsa farklı yöne çekmek istememdeki temel amaç İNANÇ meselesiydi.
İnsan Allah'a olan inancından sonra DEVLETİNE inanmalı değerli kardeşim.
ben öyle olduğunu düşünüyorum en azından
Umarım kimseyi kıracak kelamlar etmemişimdir
Ado sizin bu dediklerinizi youtube da 'tevhid' ile ilgili sitelerdeki videolarda da söylüyorlar bir dinleyin isterseniz. Belkim bakış açınız değişir ön yargılı olmadan izlemenizi tavsiye ederim..
Son düzenleme: