Tüketiciyi Koruma Kanununda Değişiklik Olmalı Diyenler

Herkese Merhaba;

Mevcut olan 6502 Sayılı Tüketiciyi Koruma Kanununda özellikle ev elektroniği ile yakından ilgilenen bizler için sizce değişikliğe gidilmeli mi?

''Gidilmeli'' diye düşünüyorsanız mesela hangi yaklaşımlarda değişiklik yapılmalı?
''Gidilmemeli'' diye düşünüyorsanız nedeni nedir?

Ben aklımdaki 1-2 örneği yazayım

1- EN ÖNEMLİSİ bana göre, THH ile çözülen konulardaki sürecin uzaması esnasında tüketici, ülkedeki GERÇEK enflasyon nedeniyle enflasyon farkına yenik düşüyor. Yani Enflasyon farkına göre bir önlem alınmalı
2- THH kanalı ile haklılığını ispat eden tüketiciye hakkı veriliyor ancak üreticiye BİLE İSTEYE tüketiciyi mağdur etmiş olması nedeniyle hiç bir şekild eyaptırım uygulanmıyor. THH ve mahkeme kanalı ile eğer tüketici haklılığını ispat etmiş ise, buna sebep olan işletmeye mutlaka yaptırım uygulanmalı
3- Servislerin yedek parça satışı konusunda yaak diretmesine yaptırım uygulanmalı
4- Servislerin yedek parça fiyat listeleri HALKA AÇIK şekilde görülebilmeli. Zira 3000tl lik tv paneli için sırf stokta yok demesinler diye 7000tl yedek parça fiyatı veren onur yoksunu markalar var. (Samsung Sony gibi)


aklımda çok şey olsa da sizlerden gelenleri yazmak isterim.


Domestos tan öneriler

1- Sim kartlı ürünlerdeki iade prosedürleri netleştirilmeli.

2- Enflasyonist bir ülkede iade edilen ürenlerin iade değerinin enflasyona yenik düşürülmemeli.

3- Satıcı/üretici firmaların sorunlu çıkan ürünleri için pozitif şartlarla hükmetmeleri için projeler geliştirilmeli, tüketici hakem heyetine şikayet et, git savcılığa şikayet et tarzı bakış açısının önü kesilmeli.

4- kendini uyanık zanneden alıcı ve satıcıların zannettiği şeylerin çakallık olduğu gerçeği kabul edilerek bunun önüne geçilmeli.

5- Orta öğretimde bu ve benzeri hukuki konular eğitim öğretim müfredatına eklenmeli ağaç yaş iken eğilir...

korkutsa dan öneriler

Müthiş tespitler. Bunları dile getirdiğini için teşekkür ederim. Haşim olmayarak birkaç ilave yapmak isterim.

* THH'de haklı çıktınız diyelim. Karar ile aynı kuruluşa yeniden başvuruyorsun. Firma kapı duvar. Ya da efendim böyle bir prosedürümüz yok deyip telefonda dalga geçiyor. Elinde haklı olduğun karar ile uğraşmaya devam. İcra müdürlüğü v.s. Başıma geldi. Firmayi THH'ye şikayet ettim. THH 6 ay boyunca 2 kez savunma istedi. Cevap yazmamışlar. Cevap verilmediğinden tüketici haklı görüldü. diyerek lehine karar verildi. Kararı gönderdim. Firma yine cevap vermiyor. Kalkıp İstanbul'a mı gideceğim?!

* Tüketicilerin 4 seçimlik hakkı var malumunuz. Kurumsal ve servis ağı ile çalışan firmalar bu hakları bize sormuyorlar. Karar lehinize çıktı diyelim servis bana ancak yeni ürün geldiğinde haber veriyor. Arkadaş belki ben markadan vazgeçtim, belki daha üst bir modeli için fark ödemek istiyorum, belki de iskonto oranında indirim talep edeceğim. Ne layık görürlerse servisten alıp gidiyorsunuz. Örneğin 30 gün içinde arızalandı. Tanır istemiyorum deseniz bile sesinizi duyuramıyorsunuz.

Bir de öneri:
Devletin ya da THH'lerin bağlı olduğu internet sitesinde şirketler hakkında açılan dosya sayıları ve tüketici lehine verilmiş karar sayıları yayınlansın. Ülke çapında tüm hakem heyeti rakamları şirketler bazında topluca. Böylece bir yaptırım başlamış olacak.

Ben doğalgaz şirketinden yetkili bir firma ararken böyle bir liste görerek karar verdim. Çok da memnun kaldım firmadan.

Garanti süresi içerisinde mesela garantinin bitmesine bir ay kalmış tv nin paneli değişip de, garanti bitince yeni tv nin garantisinin de bitiyor olması konusu sıkıntı.

Teknik olarak yedek parçaya verilen 6 ay garanti zorunluluğu, yukarıdaki senaryoda geçersiz oluyor.

Mücadelenizi, çalışmalarınızı takdir ederek saygı duyuyorum ama senin benim gibi insanlar bu düzenin köhne çarklarını değiştiremez... Değiştirmeye muktedir olanların derdi de halkın dertleri değil maalesef... Ayfon altıya sahipsin daha ne istersin bakış açısıyla bu ülkeden bir bok (afedersiniz) olmaz.

Çok sinirlendim, geçince konu hakkında yorum yaparım.

hem satıcı hem alıcı tarafında düzenlemeler olmalı. 20 dakika önce bir beyaz eşya sitesinden 37tl buzdolabı aldım fiyati giren arkadaş yanlış açmış 3700 olacağına 37 girmiş. kötü niyetli biri olsam thh gider kavga dövüş alırım o dolabı. malum sanal alemde dh ölücüleri diye bir kavram var. defalarca şahit oldum böyle ürünleri aldıklarına. Firmaların çoğu gerçekten kötü niyetli ama vatandaşlarda da çok. bu dengenin kurulup adam akıllı bir yasa çıkması gerekiyor

değişim durumunda yada iade durumunda enflasyon yada ürününün güncel hali ile iade olmalı. 2 sene önce 3000tl aldığım yıka kurut makine şu an 5500 tl. iade durumu yaşasam 3000 tl ye aynı markada düz 7kg makine anca alırım herhalde

erki elinde tutan siyasi parti, "kimi kazanmak istersin, tüketici vatandaşı mı, üretici sanayici, distribütör vb. mı, " sorusuna cevap olarak, ikinciyi seçecektir. garanti bir oy oranınız varsa, tüketici pek de umurunuzda olmaz. ama ekonomiyi cici göstermek için sanayici ile aranızı hoş tutmanız gerekir. durum böyleyken böyle.

İnsan kendini neden değersizleştir ki? Gücümüzün farkında olmalıyız. Bireyler olarak üzerimize düşeni yaparsak, başarı kaçınılmaz olur. "Bir tek benimle mi olacak" düşüncesi değişmeli. Beni önemsemeyen bir anlayışı ben hiç önemsemem. Benim parama talipse, beni sağmal inek gibi görmeyecek. Olması gereken şekilde ürün sunacak.

Hakan onurlu' Alıntı:

İnsan kendini neden değersizleştir ki? Gücümüzün farkında olmalıyız. Bireyler olarak üzerimize düşeni yaparsak, başarı kaçınılmaz olur. "Bir tek benimle mi olacak" düşüncesi değişmeli. Beni önemsemeyen bir anlayışı ben hiç önemsemem. Benim parama talipse, beni sağmal inek gibi görmeyecek. Olması gereken şekilde ürün sunacak.

Genişletmek için tıkla ...

Yaşınız 57 görünüyor ve benden 10 yaş daha kıdemlisiniz bu hayatta. Hürmetler... Tarihi geçtim, ömrünüzün yettiği hangi dönemi sorunsuz, sıkıntısız geçti bu ülkenin... Yurt dışında yaşıyorsanız eyvallah ama bu coğrafyada Yavuz'dan sonra gelen tüm idareciler temel olarak halkını ele almadı değer vermedi... Siz değer veya değersizlik olarak neyi anlatmaya çalıştınız?

Bireysellik mi?
Toplumsallık mı?

Aypon altı sahibisin şükret diyen çürümüşlük 3 milyonluk devletin aracını kendine değer görüyorsa, benim olayı değersizleştirdiğim kanısına nereden vardınız??

Adem hocam, bu işin kaynağında cebelleşirken, tepedeki irade bir şey yapmak istemiyorsa bir şeyler değişmiyor hatta daha da kötüye gidiyorsa, bunu görmek için olaya değer mi katmak gerekiyor?

Yoksa ne?

Saygılar.

Kesinlikle yapılmalı. Burada tüketici haklı bulunursa yasal faizler alma hakkı verilmeli ayrıca aynı benzer sorunlardan heyeti meşgul eden hukuk tanımaz firmalara yüklü cezalar katlanarak ödetilmeliki bu konuda tüketiciye gevrek gevrek “yasal hakkınızı kullanabilirsiniz” “siz bilirsiniz” diyememeli mantıklı çözüm önermeliler.

Kesinlikle değişmeli, şöyle örnekleyim Adem abi dün aradılar 6 ay önce flo dan aldığım Kinetix marka ayakkabımı incelemek üzere en geç yarın 12 ye kadar getirmeniz gerek dediler.Dedim haftaiçi bir gün getirsem , hakkınız yanar dediler.Aynı zamanda diğer çift ayakkabımı şikayetvar.com a yazmıştım 3 günde arayıp kabul edip hediye çeki verdiler, diğerini dedim devlete vereyim,verdiğime pişman oldum 6 ay olacak karar bekliyorum.Dün birde iş güç arasında valiliğe ayakkabı götürdük ,oysa ki tüm resimler dosyada vardı.

Kısaca başta tüketici haklarına karar süresi çok uzun.Yine benzer şekilde iade ve çayma süreleri de çok kısa.

meebbe, Adem Helvacı

Abi hem tüketici, hem satıcı en iyi şekilde korunmalı. Artık video çekip mi ürün gönderirler,resim çekip mi bilemem. Tüketici olarak bizler sorun yaşarken, satıcılar da bazı kötü niyetli tüketiciler tarafından mağdur ediliyor.

aykuttt' Alıntı:

Abi hem tüketici, hem satıcı en iyi şekilde korunmalı. Artık video çekip mi ürün gönderirler,resim çekip mi bilemem. Tüketici olarak bizler sorun yaşarken, satıcılar da bazı kötü niyetli tüketiciler tarafından mağdur ediliyor.

Genişletmek için tıkla ...

Bence sistem değişmeli. Teşhir mağazaları olmalı, TV bu mağazalardan görülüp incelenip internetten sipariş verilebilmeli.
Görerek satış - Görmeden satış - Mesafeli satış mantığı günümüz koşullarına artık uygun değil ve yetersiz.

meebbe' Alıntı:

Kesinlikle değişmeli, şöyle örnekleyim Adem abi dün aradılar 6 ay önce flo dan aldığım Kinetix marka ayakkabımı incelemek üzere en geç yarın 12 ye kadar getirmeniz gerek dediler.Dedim haftaiçi bir gün getirsem , hakkınız yanar dediler.Aynı zamanda diğer çift ayakkabımı şikayetvar.com a yazmıştım 3 günde arayıp kabul edip hediye çeki verdiler, diğerini dedim devlete vereyim,verdiğime pişman oldum 6 ay olacak karar bekliyorum.Dün birde iş güç arasında valiliğe ayakkabı götürdük ,oysa ki tüm resimler dosyada vardı.

Kısaca başta tüketici haklarına karar süresi çok uzun.Yine benzer şekilde iade ve çayma süreleri de çok kısa.

Genişletmek için tıkla ...

Aslında çok noktalı kargaşa bu, ne gibi? 3 tl lik otopark parası için de aynı dosya - yazışma - zaman, 3000tl lik tv için de aynı dosya - yazışma - zaman gerekiyor.

Bir de pandemi girdi işin içine, zaten yoğun ilerleyen süreç iyice içinden çıkılmaz hal aldı.

Ben komisyondaki arkadaşlarımın dosyaları bölüşerek evlerine götürüp evlerinden çalışmaya devam ettiklerini biliyorum sevgili Mert.

Mesela Pazar günü olmasına rağmen arayıp teknik konuda fikir alıyor ve halen karar yazıyor bu insanlar.

Devlet memuru aslında fakat haftasonu, gece, gündüz demeden yine de vatandaşı için mücadele ediyor hiç bir mecburiyeti olmadığı halde. Bunu vicdani yükümlülük gereği yapıyor lakin yine de öyle akla hayale sığmaz dosyalar geliyor ki bu koşullarda komisyonların yetişebilmesinin de imkanı kalmıyor.

Zaten bu nedenle FİRMALARA YAPTIRIM UYGULANMALI diye ısrar ediyorum.

Düşünün bakın bu dosyalar neden bu kadar yoğun?

Mesela PHILIPS efendi tüketicisinin haklı olduğunu bilmesine rağmen yükümlülüğünü yerine getirmek yerine, tüketiciyi caydırmak amacıyla bilerek ve isteyerek THH yoluna zorluyor.

Burada amaçlar belli. Tüketiciyi bu zorlu yolda yıldırıp vazgeçirmek, aylar sonra sonuçlanan dosyayı mahkemeye taşıyıp süreci daha da uzatıp konunun 1-2 sene sonra sonuçlanmasını sağlamak ve sizin bu günün değeri ile ödediğiniz 5000tl gibi parayı size 2 sene sonra o günün değeri ile yani kabaca 2500tl değerinde geri ödemek.

Tabi buna bir de yıpranma payı dosya masrafları vs gibi etkenler eklenince tüketici için konu tamamen içinden çıkmaz ve uğraşmaya değmez hale geliyor.


Peki THH tarafından haklı bulunan tüketici, HAKKINI alabilmek için dahi mücadele etmek zorunda kalıyorken, HAKLI olduğunu bile bile tüketiciyi bu yola sürükleyen firmalar bu esnada ne yapıyor? Ben söyleyeyim, HİÇ BİR ŞEY.

Neden? Onlara dokunan hiç bir şey yok da ondan.

Dikkat ettin mi yazdığım yazının başı ile sonuna? İşte bu nedenle firmalar ısrarla tüketicileri hakem heyetlerine gönderiyor, işte bu nedenle hakem heyetleri bu dosyaların altında ezilip kalıyor.

Halbuki THH tarafından tüketici haklı bulunduğunda tüketicinin HAKKI olan iade KAYIPSIZ şekilde kendisine teslim edilmekle birlikte İADE BEDELİ İLE AYNI ORANDA firmaya da (Satıcı üretici vs hangisi sorumlu ise) cezai işlem uygulansa bak bakayım kafasına göre önüne gelen herkesi hakem heyetlerine gönderiyorlar mı pişmiş kelle gibi yüzsüzce sırıtarak.

Bakın bakalım ondan sonra hakem heyetlerinden sonuçlar 10-15 günde çıkıyor mu çıkmıyor mu?

Sevgili Domestos un belirttiği üzere DEVLET isterse bu iş çözülür bu kadar açık ve net..