Teknolojik Bir Sohbet

Alperentoy' Alıntı:

Aslında hocam chip kelimesini entegre devre anlamına indirgemeyelim lütfen, imf borç verirken şartları arasına koymuş, O kelimenin altında bir din bir ekonomi, yeni bir (bize sorumayan) dünya düzeni yüklü. Aslında şu an yaşadıklarımızın bir parçası. Yani adamlar android yapma, robot yapma derdinde değil aşmışlar insanı hackleyip sonunda direk robota çevirme derdindeler. Aklıma rahmetli büyükelçi, İhsan Sabri Çağlayangil'in, Ortadoğu'da önemli bir akşam yemeğine çağırılıp gittiğinizde adınızı davetli listesinde bulamazsanız kesin menü listesindesiniz' diye sözü geliyor. Yani bu dünyada dünya çapında birşey yapılıyorken anlamsızca duran, anlamdığı çağrıya koşan, biri kitle varsa işte onun ve neslinine vay haline...
Bak bakalım böyle bir senoryoyu kim neye niçin yazar, filmini neden çeker; filmi izlemediysen mutlaka izle çok keyif alıp üzerinde çok düşüneceksin.

Genişletmek için tıkla ...

Sevgili Alperentoy ,benim olmayan yukarıdaki alıntı , sanki ben söylemişim-yazmışım gibi olmuş ,inan beni yorgun yorgun güldürdün.O yazdığın alıntıyı dış basın 2018 de yayınlamış ,ben çip konusunda ne demek istendiğini anladığım için oğluma o espiriyi yapmıştım zaten,yani kart çipine veya buna benzer tanımlamayı ben yapmadım

Alperentoy' Alıntı:

Aslında hocam chip kelimesini entegre devre anlamına indirgemeyelim lütfen, imf borç verirken şartları arasına koymuş, O kelimenin altında bir din bir ekonomi, yeni bir (bize sorumayan) dünya düzeni yüklü. Aslında şu an yaşadıklarımızın bir parçası. Yani adamlar android yapma, robot yapma derdinde değil aşmışlar insanı hackleyip sonunda direk robota çevirme derdindeler. Aklıma rahmetli büyükelçi, İhsan Sabri Çağlayangil'in, Ortadoğu'da önemli bir akşam yemeğine çağırılıp gittiğinizde adınızı davetli listesinde bulamazsanız kesin menü listesindesiniz' diye sözü geliyor. Yani bu dünyada dünya çapında birşey yapılıyorken anlamsızca duran, anlamdığı çağrıya koşan, biri kitle varsa işte onun ve neslinine vay haline...
Bak bakalım böyle bir senoryoyu kim neye niçin yazar, filmini neden çeker; filmi izlemediysen mutlaka izle çok keyif alıp üzerinde çok düşüneceksin.

Genişletmek için tıkla ...

İki şeyi bende gerçekten merak ettim. Birincisi ''böyle bir senoryoyu kim neye niçin yazar, filmini neden çeker''. İkincisi gerçekten her okuduğunuza, her dinlediğinize, her izlediğinize, her gördüğünüze bu pencereden mi bakıyorsunuz?

Çip mip meselesini bilmem de , konudan bağımsız şunu diyeyim , teknoloji öyle bir hızla ilerliyor ki , bundan 10 yıl sonra , 20 yıl sonra neler olabileceğini kestirmek güç , ilk Android telefon 2008 yılında çıkmış , aradan 12 sene geçmiş şimdi telefona bakınca ekran kilidi açılıyor ? daha 20 sene evvel takoz olarak tabir edilen cep telefonları vardı çoğumuzun elinde , ne bileyim belki de bu sektör de para çok o yüzden bu kadar hızlı gelişiyor ?

video da konuşan arkadaş baya film izlemiş

The_SreT' Alıntı:

Çip mip meselesini bilmem de , konudan bağımsız şunu diyeyim , teknoloji öyle bir hızla ilerliyor ki , bundan 10 yıl sonra , 20 yıl sonra neler olabileceğini kestirmek güç , ilk Android telefon 2008 yılında çıkmış , aradan 12 sene geçmiş şimdi telefona bakınca ekran kilidi açılıyor ? daha 20 sene evvel takoz olarak tabir edilen cep telefonları vardı çoğumuzun elinde , ne bileyim belki de bu sektör de para çok o yüzden bu kadar hızlı gelişiyor ?

Genişletmek için tıkla ...

Çocukken ziyarete babaanneme gittik ,babanannem bize " insanlar aya gidecek,göreceksiniz" dediğinde yerlere yatmıştık ,gülmekten,hatta babam çok kızmıştı bize
Bir kaç yıl sonra yuri gagarin dünya dışına gittiğinde babaannemi falcı olarak çağırmaya başladık .Yani bugün mars yolculuğu tartışılıyor ,ben göremem herhalde ,ama bugün 30-35 yaşında olanlar mutlaka görürler.Önce böyle başlıyor ,ardından gerçek oluyor
O takozdan bende hala var ,hatta çalışıyor , motorola C930

teraspy' Alıntı:

Çocukken ziyarete babaanneme gittik ,babanannem bize " insanlar aya gidecek,göreceksiniz" dediğinde yerlere yatmıştık ,gülmekten,hatta babam çok kızmıştı bize
Bir kaç yıl sonra yuri gagarin dünya dışına gittiğinde babaannemi falcı olarak çağırmaya başladık .Yani bugün mars yolculuğu tartışılıyor ,ben göremem herhalde ,ama bugün 30-35 yaşında olanlar mutlaka görürler.Önce böyle başlıyor ,ardından gerçek oluyor
O takozdan bende hala var ,hatta çalışıyor , motorola C930

Genişletmek için tıkla ...

Bende de Nokia 5110 var

Aragorn' Alıntı:

Bende de Nokia 5110 var

Genişletmek için tıkla ...

Benim telefonum senin telefonunu döver <---- Şaka tabii
Bizim Çankayada bir telefoncuya anlattım bir gün ,bana "amca bana getir onu,sana şu vesteli vereyim" dedi ,bende cebimden çıkarttım o vesteli" bende ondan var ,şunu verirsen getiririm" dedim. "Şunu" dediğim samsungun bir modeliydi

Hep sıkça özgürlükten, demokrasi yokluğundan, haklarımızın elinden alındığından bahsediyorduz. Big data ve yapay zeka dönemi içindeyiz. 5G ile nesneler internet üzerinden yapay zeka kontrolüne bağlanıyor, "akıllı ev uygulamaları örnektir, sürücüsüz arabalar örnektir" ipek yolu üzerinde 120 km hızla giden bir yük trenindeki malların sayımı stok kontrolü 5g ile Kazakistan da istasyonda başarı ile geçen yıllarda test edildi. Hatta ileride kasiyersiz mağazalar olacak torbanızdaki maları refid okuyucularla okuyup hesabıda temassız ödeyip çıkacaksınız. Buraya kadar olan eşya ile olan kısmı sanırım hepimizin bildiği hoşumuza giden kısmı.
Forumda bile pompalanıyor teknolojisi çok yüksek olan şudur gibi yani, ne kadar biliyoruz. wifi ile neler yapıldığı, o frekansın neleri etkilediği hakkında ne kadar bilgimiz var üstüne birde şimdi 5g ağları döşeniyor (devlet henüz sokmasada evlere wifi modemlerle çoktan girdi bile) 2030 da 6g planlanıyor. Hep sormuşumdur, maksimum 100 megabit olan vdsl internet için neden 1200+ megabit +5g wifi üzerine konur diye!.? 30+ yıl önce askerliğini yapan sınıf arkadaşım şunu anlatmıştı. Çanakkalede radar üssünde görev yapmıştı. Merakımdan antenleri sormuştum malum yüksek frekans, tamiri bakımı var. Bana çalışırken önünde 1,5 dk durmanın hadım ettiğini çalışırken yanına çıkılmadığından bahsetmişti. Şimdi o sistemleri 150m de bir sosyal alanımıza döşeyecekler. Yetmiyor evlerimizin işyerlerimizin içine sokuyoruz fiyat teşviki ile.
6G de insanların (üzerindeki çipler vasıtasıyla) baz istasyonuna dönüşeceğinden bahsediliyor.
Üzerine "chip" ara bağlantı birimi olan birinin biyokimyası, sosyal hayatı, harcamaları yapay zeka ile izlendiğinde gerektiğinde müdahale ettiğinde bu gün savunduğumuz elimizde ne kalacak. Bu gün bazı fikir adamları, gelişen teknoloji değil, diyor belirlenmiş amaca göre geliştirilen teknoloji vardır tespiti yapmaktalar. Biz hep iyi niyetli olduğumuzdan kolay olan kabul tarafını seçiyor sorgulamıyoruz. Üstelik vatandaşların bile birbirine sagıyı esirgediği dönemde niye bedava birsürü hizmet bedavaya sunulur, üstelik tamamı insanı yalnızlaştırmaya, gelenek ve göreneklerinden uzaklaştırmaya götüren.
Eski izmir fuarı zamanı 30 dk dolaştığızda ayaklarımız ağrır yorulurduk, meğer o alanda yüksek gerilim elektrik kabloları yolların altından taşınıyormuş. Evlerimize gelince rahatlardık. Şimdi ise şehrin heryeri aynı insanı bunaltıyor, şöyle biraz şehrin dışına çıkınca hiçbir şey yapmadan insana bir rahatlama bir toparlanma huzur geliyor. Evimdeki klima akıllı, wifiyi kapatsam yapay zekası mesaj atıyor haberleşemiyorum diyemiyor, erişilemiyor diyor. Anlıyorumki bedelinin tamamını ödedim malın sahibi benim ama adam satarken kontrolüne kumandasına ortak olmuş. Tüm haklarını bana teslim etmemiş. O akıllı araba da yarın bizi gideceğimiz yere götürüp götürmeyeceğinin iznini yapay sorup onu kontrol edenlerin insafına kalacağımız sonucunu çıkarmaz mı?
"Cüneyt zapsunun röpartajının sonunda boynunda bir cihaz vardı söylemedi seneye anlatırım deyip geçiştirdi. Sadece cep telefonuyla temassız chipine bağlanıp online şekerini ölçmüştü."
Bence tam şimdi öğrenme, düşünme, değerlendirme, zamanı hem kendimiz hem neslimiz için karar vermiş olacağız... Hiç değilse lehimize çevirme olanağını yakalarız.

Şimdi de gözü beyninimize çip takmaya kadar taşıdılar. İlk kendisi taksın da görelim... Her yerde pompalanmaya başlamış.
Ana dil bilinir, diğer diller öğrenilir. Bunlar beynimizi mi programlamak istiyorlar acaba, eyvah gelecekte muhalalefet edecek bir kimse de kalmayacak
Ahir ömrümüzde Allahın suyunu bize satmayı başardılar, dedeme su parayla desem bardağı kafama çarpardı düşünmeden, sıra yakında havaya gelecek böyle giderse.
(Bunları geçin izlemeyin komplo teorisi diyenlere ithaf olsun)

Elon Musk: Beş yıl içinde dil öğrenmeye gerek kalmayacak

videoda konuşan arkadaş ne içmişse ondan istiyorum hayırlı sahurlar

Alperentoy' Alıntı:

Şimdi de gözü beyninimize çip takmaya kadar taşıdılar. İlk kendisi taksın da görelim... Her yerde pompalanmaya başlamış.
Ana dil bilinir, diğer diller öğrenilir. Bunlar beynimizi mi programlamak istiyorlar acaba, eyvah gelecekte muhalalefet edecek bir kimse de kalmayacak
Ahir ömrümüzde Allahın suyunu bize satmayı başardılar, dedeme su parayla desem bardağı kafama çarpardı düşünmeden, sıra yakında havaya gelecek böyle giderse.
(Bunları geçin izlemeyin komplo teorisi diyenlere ithaf olsun)

Elon Musk: Beş yıl içinde dil öğrenmeye gerek kalmayacak

Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için Giriş yap veya üye ol.

Genişletmek için tıkla ...

Hocam bakıyorum hem okuyorsunuz hem arastiriyorsunuz gibi hemde inancınız var mesajlarınızdan gördüğüm kadarıyla. Ama dikkat ediyorum bir kaç komple teoristinin fikri dışında birşey paylasmiyorsunuz. Bunları görünce aklıma TV deccal diyen hocaları dinleyip televizyonu camdan atanlar geldi aklıma.
Herkesin malumu her ne olursa olsun doğru sekilde kulanirsan iyi ve yararlıdır. Yanlış kullanirsan kötü ve yararsizdir. Hatta zararlıdır. Maymuncugu hırsızlık yapmak için de kullanırsın, dışarda kalınca kapını açtırmak içinde. Hal böyleyken teknolojik gelişmelere baktığınız pencere komplo teorisinden öteye gitmiyor.

Komplo teorilerine bakıyorum hiç bir bilimsel kanıt yok laf çok. Ve sürekli kendini guncelliyor. Örneğin bu virüs olayında ele alalım. Bakıyoruz başlangıçta ABD Çin'e ders veriyor diye başladı. Sonra Avrupa'ya sıçradı ABD de yok Çin'de azalmaya başladı. Amerika ve arkasında ki güçler Avrupa birliğini bitirmek için yaptı dendi. Sonra ABD'ye sıçradı hatta hepsini solladı. Bu sefer de aileler yapıyor ABD de mazlum hatta tramp da mazlum noktasına geldi. Ki eskiden de aynı teoriciler ABD'yi aileler yönetiyor Amerika onlar birşey demeden hareket edemez diyorlardı. Ama şimdi tabi onlara göre trumpin gözü acildi. Bu yazılardan film bile olmaz ki daha iyileri daha güzelleri çekildi.

Suanki bilimin veya 5 sene sonraki bilimin bir insana bir cip takarak Mario oynar gibi oynatacak bilecek bir gelişmesi yok. Ki velev ki bir gün böyle birşey yaptılar diyelim. Ki şuan için bu imkansız. O zaman da bir sürü bunu test eden, etkisi degerlendiren, analiz eden, açık Arıtan vs bir sürü bilim insanı var. Derseniz ki bizim her hareketimizi bilecekler her yerde takip edecekler. O zaman cipe gerek yok elimizde 7-24 internete bağlı telefonlar var. Bizim kan şekerimizi alacaklar nabzimi alacaklar derseniz. Ki o bilgilerin hepsine hastane sistemlerinden online erişebiliyor sizin şekerinizi merak eden sistemden alması zor olmasa gerek.

Geçen biri paylaştı doğum kontrol hapı yerine cip yapmışlar. Ne var bunda şuan zaten kontrolü salınım yapan implantlar var sadece siz müdahale edemiyorsunuz. Her an belirli bir miktar salınım yapıyor. Aynı şeyin bt veya wifi entegre edilmiş. Kontrol edebileceğiniz duruma göre açıp kapatabileceginiz bir araç. Derseniz hacklerler benim iradem disinda kapatırlar, acalarlar ya da en kötüsü diyelim içerisinde belki yıllarca ancak bitecek hormonu kısa surede salarlar beni öldürürler. Sizin canıniza o kadar kast ettiklerini düşünüyorsanız takmazsiniz olur biter. Ki şuan yüksek dozda ilaca bağlı ölümleri çok rahat bir şekilde ortaya koyabiliyorlar.

Diyelim ki bilime bilim insanlarına guvenmiyorsunuz. Hepsi satılmış ve bu komplo teorilerine hizmet ediyorlar. O zaman inancınız da mi ona hizmet ediyor? Velev ki böyle teknoloji oluştu. Adam Mario oynuyor bizle. Hiç birşey yapamıyoruz. Bir sürü detay var ama işin özü islama göre insan yaptıklarından sorumlu. Sorumlu olabilmesi için de iradesi olması lazım. İrade yoksa o zaman daha güzel sorumlu olmadan herkes cennete gider. Diyeceksiniz ki sen taktirirken iradeni kendi elinle verdin. Ki diyorsunuz zorunlu o zaman yine problem kalmaması lazım. Bu sefer de diyeceksiniz taktırmamak için ne yaptın. Hadi ben elimle verdim ve sorumluyum. Zorunlu olduktan sonra doğacak çocuklar sorumlu olmayacaklar. Ben cezasını cekecem ama benden sonrakiler sorumsuz bir şekilde devam edecek öylemi? O zaman bunda da sorun yok eğer insanı ozelliler göstermeyen şeyler olacak ise dünyada bunda da bir sorun gormemeniz lazım. Yaratıcı dünyanın 2025'den sonrasını boyle planlamış demek ki.

Yada boşverin takılmayın. İnsanların çoğu zaten başkalarının yazdıkları komplo teorileri ile zamanlarını tüketmeyi seviyor diyip yola devam edelim.

Dünün dünyasında bizi bununla kontrol ettiler. Hala işliyor.


Bu gün iş bir kaç adım ileride ve dayandı iletişimi dinlemek yerine iletişimi üreten yöneten beyinlerin dinlenmesine izlenmesine geldi, iletmediğimiz düşündüklerimizi izlemek istiyor bu adamlar. Tabi görünen izlemek olsada köleleştirilme ile dayatılacağız. Bu konu dünyadaki tüm olayların olduğu pramidin en tepesi bunu anlayaıp değerlendirebilen altta ki her siyaseti her olayı her kavgayı çözebilir. Yoksa boş boş konuşur durur, boş vermiş olur adamlara fırsat vermiş oluruz.
Konuşulacak laf çok, olmuş olaylar için konumlanılan yere göre anlatılır durlur peki bu olandan ve olacaktan bizim lehimize sonuç doğururmu hayır. Teknolojinin sosyal hayata etkilerini de konuşmak yada konuşmaya başlamak lazım.

Not: Dini konularda fetva verici değilim, yetkin değilim, ama vebal kelimesinin anlamını biliyorum.

Alperentoy' Alıntı:

Şimdi de gözü beyninimize çip takmaya kadar taşıdılar. İlk kendisi taksın da görelim... Her yerde pompalanmaya başlamış.

Genişletmek için tıkla ...

işler hep böyle yürümüyor mu?

Bize bir şeyi gösteriyorlar (ne olduğunun hiç önemi yok) "bana da bana da" diye atlıyoruz üzerine.

Araştırmak yok
Öğrenmek yok
Uzun vadeli düşünme yok
Fayda zarar nedir merak yok

Sonra da, "gugıl bizim herşiyimizi biliyomuş" ?

İşte kavga bu, olan biten bu ama okuyacak anlamaya çalışacak varmı. Çene suyu çorba çok, içene, alışmış, farklı birşeyler duyunca rahatsız oluyorlar. Sanıyorlar ki kendileri çok önemli kişiler. Kafesteki bülbül de öğle sanıyor kendisini, yanına bir arkadaş geldimi hele birde karşı cins ise dinle dinle keyfine bak, hepsi o kadar.
Ya şöyle bir sıyrılsak, silkelenip kendimize gelsek, etrafımıza bakıp olan biteni anlamaya başlasak sözler çok daha değerli olacak ve aklımızı kullanma imkanına kavuşacağız.
Hırsız arayan, dünyayı soyanları arayan bu resme baksın en büyük yalancı ve hırsızlarıı görür zaten.
Eminim hala ne diyor bu diyenler az değildir... (Sebebi de onu okumam yandaş onu dinlemem yandaş ben biliyorum zaten, bu halimle beğenenim de çok havasındakiler.)