Satın Aldığımız MAL Veya Hizmet Ayıplı Çıkarsa Ne Yapmalıyız?

Dostlar son zamanlarda karar yazılarında dikkatimi çeken en önemli hususların başında, HAKLARIMIZI BİLMEDİĞİMİZ ve daha da önemlisi BAŞVURUDA nelerin önemli olduğunu bilmediğimiz için, bu bilgi eksikliği nedeniyle HAKLI olduğumuz halde art niyetli ticaret erbapları veya firmalar karşısında yasa önünde haklarımızı koruyamadığımız hususu geliyor.

Yakın zamanda yeniden başlayacağım video çekimlerimde ilk olarak ağırlıklı şekilde tüketici hakları konusunda vatandaşa elimden geldiğince eğitim içerikli paylaşımlarda bulunacağım zira hatalı başvurular ve eksik bilgi belge yüzünden hakkını alamıyor vatandaş.


Karşı taraf bu açığı çok iyi kullanıyor.

Hatırlatmak için aşağıya şunları aktarayım.

SATIN ALDIĞIMIZ MAL VEYA HİZMETLER AYIPLI ÇIKARSA NE YAPMALIYIZ?
Satın alınan mal veya hizmet;

• Taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun değilse,
• Objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımıyorsa,
• Sözleşmeye aykırı ise,
• Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda, internet portalında ya da reklam ve ilanlarında yer alan özelliklerinden bir veya birden fazlasını taşımıyorsa,
• Satıcı tarafından bildirilen veya teknik düzenlemesinde tespit edilen niteliğe aykırıysa,
• Muadili olan malların kullanım amacını karşılamıyorsa,
• Tüketicinin makul olarak beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeriyorsa

ayıplı olarak kabul edilir.

Sözleşmeye konu olan malın, sözleşmede kararlaştırılan süre içinde teslim edilmemesi veya montajının satıcı tarafından veya onun sorumluluğu altında gerçekleştirildiği durumlarda gereği gibi monte edilmemesi sözleşmeye aykırı ifa olarak değerlendirilir.
Satıcı, malı satış sözleşmesine uygun olarak tüketiciye teslim etmekle yükümlüdür.

Teslim tarihinden itibaren altı ay içerisinde ortaya çıkan ayıpların teslim anında var olduğu kabul edilir. Bu durumda malın ayıplı olmadığının ispatı satıcıya aittir.

a) Satın alınan malın ayıplı olması durumunda Tüketici;
1) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme,
2) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme,
3) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme,
4) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme
Haklarına sahiptir.
Tüketici bu haklardan dilediğini kullanabilir.
b) Satın alınan hizmetin ayıplı olması durumunda da Tüketici;
1) hizmetin yeniden görülmesi,
2) hizmet sonucu ortaya çıkan eserin ücretsiz onarımı,
3) ayıp oranında bedelden indirim,
4) sözleşmeden dönme,
haklarına sahiptir.
Tüketici bu haklardan dilediğini kullanabilir.
Seçimlik hakların kullanılması nedeniyle ortaya çıkan tüm masraflar, tüketicinin seçtiği hakkı yerine getiren tarafça karşılanır. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte Türk Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca tazminat da talep edebilir.

Diğer Kanunlarda veya sözleşmede daha uzun bir süre belirlenmediği takdirde, ayıplı maldan veya hizmetten sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile, mal alımlarında, malın tüketiciye teslim tarihinden itibaren, hizmet alımlarında ise hizmetin ifa tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir. Bu süre konut veya tatil amaçlı taşınmaz mallarda taşınmazın teslim tarihinden itibaren beş yıldır. Ayıp, ağır kusur ya da hile ile gizlenmişse zamanaşımı hükümleri uygulanmaz.
Malın veya hizmetin ayıplı olmasına rağmen, satıcı veya sağlayıcı tarafından seçimlik haklarımızın kullandırılmaması durumunda; uyuşmazlığın parasal değerine göre; İllerde “Ticaret İl Müdürlüğü” ilçelerde “Kaymakamlık” bünyesinde oluşturulan “Tüketici Hakem Heyetleri” ile adliyelerde bulunan “Tüketici Mahkemelerine” başvuru yaparak haklarımızı kullanmamız mümkündür.

Adem Hocam ayıp ile arıza arasındaki ilişkiyi açabilir misiniz biraz? Üründe hiçbir sorun yok, üretici satıcı görevini yaptı, ürünün saklanmış bir ayıbı kusuru yok, her şey iyi, lakin garanti süresi içinde kendiliğinden bozuldu. Ayıp kapsamına girer mi bu durum? Kaynağı şu an bulamıyorum ama bir yerde cep telefonu iadesi ile ilgili olarak buna yönelik bir rehber vardı ondan sordum.

Ellerine sağlık olsun hocam.
Kağıt üzerinde bu kadar güzel olan her şey keşke uygulamaya geçince en az yarısı kadar güzel ve kolay olsaydı...

* * *

Merkezi bir yerden, yazıp gönderilen her kanun yönetmelik vs kadük kalır... Fethiye'deki insanlarla, Cizre'dekileri aynı kanunla yönetmelikle yönetmek demek binlerce sorun demektir... Bürokrasi ve yönetimin sadeleşmesi gerekir... Devletin, halkın içine inip onların derdiyle dertlenmesi, çözüm üretmesi gerekir...

Yaz, gönder, uygula diye emret, hata oldumu da, bas cezayı geç.

Olmaz... Olmuyor da zaten.

Swift' Alıntı:

Adem Hocam ayıp ile arıza arasındaki ilişkiyi açabilir misiniz biraz? Üründe hiçbir sorun yok, üretici satıcı görevini yaptı, ürünün saklanmış bir ayıbı kusuru yok, her şey iyi, lakin garanti süresi içinde kendiliğinden bozuldu. Ayıp kapsamına girer mi bu durum? Kaynağı şu an bulamıyorum ama bir yerde cep telefonu iadesi ile ilgili olarak buna yönelik bir rehber vardı ondan sordum.

Genişletmek için tıkla ...

Ayıp daha çok kutudan hasarlı çıkması diye biliyorum.
O dediğiniz durum arızaya girer bence.

Umut Barış' Alıntı:

Ayıp daha çok kutudan hasarlı çıkması diye biliyorum.
O dediğiniz durum arızaya girer bence.

Genişletmek için tıkla ...

Bence de öyle. Lakin biraz yoruma bağlı durumlar da var. Örnek olarak

Umut Barış' Alıntı:

Ayıp daha çok kutudan hasarlı çıkması diye biliyorum.
O dediğiniz durum arızaya girer bence.

Genişletmek için tıkla ...

Ya işte biraz yoruma bağlı sanki.

Swift' Alıntı:

Adem Hocam ayıp ile arıza arasındaki ilişkiyi açabilir misiniz biraz? Üründe hiçbir sorun yok, üretici satıcı görevini yaptı, ürünün saklanmış bir ayıbı kusuru yok, her şey iyi, lakin garanti süresi içinde kendiliğinden bozuldu. Ayıp kapsamına girer mi bu durum? Kaynağı şu an bulamıyorum ama bir yerde cep telefonu iadesi ile ilgili olarak buna yönelik bir rehber vardı ondan sordum.

Genişletmek için tıkla ...

Cep telefonu konusu çok başka bir dünya ne yazık ki zira işin içerisine dijital içerik lisansları ve en önemlisi Mutat Kapsamı kavramını devreye sokuyor hemen telefon satıcıları lakin 6502 sayılı Kanun uyarınca tüketici, cayma hakkı süresi içinde “malın mutat kullanımı” sebebiyle meydana gelen değişiklik ve bozulmalardan sorumlu değildir. Tüketici, cayma süresi içinde malı, işleyişine, teknik özelliklerine ve kullanım talimatlarına uygun bir şekilde kullanabilir.

Kaldı ki sizin durum arıza ve kanun buna açık şekilde ''ayıp'' der. Satın alınan ürünün 180 günlük süre içerisinde arıza yapmış olması demek, ilk gün arıza yaptığı ile aynı muameleyi görür demektir

Cep telefonu konusunda özellikle önce ilk yazdıklarımı yazdım.

Mesela şu an bir Huawei P40 Lite modelin google sorunu nedeniyle iadesini talep eden tüketici ile, savunma olarak bunun ayıp kapsamında olmadığını o nedenle işlem yapılamayacağını belirten karşı tarafın yapmış oluğu savunmaya istinaden araştırma ve görüşmeler yapıyorum. Bakalım nasıl bir sonuca ulaşacağız merak ediyorum.

Adem Helvacı' Alıntı:

Cep telefonu konusu çok başka bir dünya ne yazık ki zira işin içerisine dijital içerik lisansları ve en önemlisi Mutat Kapsamı kavramını devreye sokuyor hemen telefon satıcıları lakin 6502 sayılı Kanun uyarınca tüketici, cayma hakkı süresi içinde “malın mutat kullanımı” sebebiyle meydana gelen değişiklik ve bozulmalardan sorumlu değildir. Tüketici, cayma süresi içinde malı, işleyişine, teknik özelliklerine ve kullanım talimatlarına uygun bir şekilde kullanabilir.

Kaldı ki sizin durum arıza ve kanun buna açık şekilde ''ayıp'' der. Satın alınan ürünün 180 günlük süre içerisinde arıza yapmış olması demek, ilk gün arıza yaptığı ile aynı muameleyi görür demektir

Cep telefonu konusunda özellikle önce ilk yazdıklarımı yazdım.

Mesela şu an bir Huawei P40 Lite modelin google sorunu nedeniyle iadesini talep eden tüketici ile, savunma olarak bunun ayıp kapsamında olmadığını o nedenle işlem yapılamayacağını belirten karşı tarafın yapmış oluğu savunmaya istinaden araştırma ve görüşmeler yapıyorum. Bakalım nasıl bir sonuca ulaşacağız merak ediyorum.

Genişletmek için tıkla ...

Ya işte burada mevzuatın sıkıntıları ortaya çıkıyor. Pratikte biraz değil bayağı zor bir yol olsa da "garanti süreci içerisinde mutat kullanım sırasında kullanıcı etkisi olmadan kendiliğinden oluşan arıza=ayıp" argümanına dayanarak seçimlik haklardan dilediğimizi kullanabilmemiz gerekiyor.

Tersinden bakarsak, hiçbir ürünün garanti süresi içerisindeyken mutat kullanımda kendiliğinden arıza yapmaması gerekiyor. O zaman "ayıp" ediyor. Örneğin, led bar 8 ayda bozuldu ise ayıplı ürün sayılmalı falan. Hani zorlarsak (kendiliklerinden yapmazlar ya) ürün misliyle değişecek, bedeli iade edilecek vs.

İlginç yerlere gidecek bu konu.

Swift' Alıntı:

Ya işte burada mevzuatın sıkıntıları ortaya çıkıyor. Pratikte biraz değil bayağı zor bir yol olsa da "garanti süreci içerisinde mutat kullanım sırasında kullanıcı etkisi olmadan kendiliğinden oluşan arıza=ayıp" argümanına dayanarak seçimlik haklardan dilediğimizi kullanabilmemiz gerekiyor.

Tersinden bakarsak, hiçbir ürünün garanti süresi içerisindeyken mutat kullanımda kendiliğinden arıza yapmaması gerekiyor. O zaman "ayıp" ediyor. Örneğin, led bar 8 ayda bozuldu ise ayıplı ürün sayılmalı falan. Hani zorlarsak (kendiliklerinden yapmazlar ya) ürün misliyle değişecek, bedeli iade edilecek vs.

İlginç yerlere gidecek bu konu.

Genişletmek için tıkla ...

2 yıla yakın zamandır sürekli dile getirdiğim konudur sistemdeki uyuşmazlık ve açıklar.

Düşünün ki X sitesinden Y malı sipariş ediyorsunuz ve Z firması TAŞIMACILIK yaparak ürünü sizin evinize getiriyor.

Ürün hasarlı çıkınca Z firmasını şikayet ediyorsunuz zira bu bir HİZMET dir kanun önünde.

Enteresan olan ise taşıma şirketi savunma yazısında ''Bu konu hakem heyetini aşar, Ticaret mahkemesi konusudur zira kanunda bizim yaptığımız iş TAŞIMA faaliyeti olduğu için ticari faaliyet alanıdır ve hakem heyeti buna karışamaz diyor özetle.

Bu esnada yönetmelik ise ''İçeriğinde tüketicinin olduğu her konuda hakem heyetleri yetkilidir' diyor

Yani ülkede AHLAK yok her şeyden evvel. Firmalara ısrarla uyguladığım YAPTIRIM olmadığı için adamlar resmen yüzsüzlükte çığır açıyorlar yaptıkları savunmalarda.

Düşünsenize, arızalı cep telefonumu onaramayan Vestel efendi, ürüne değişim yapacağız dedi, ok dedim, ama bunların üretimi yok üst model vereceğiz dedi, (Ürün garantili tekrar hatırlatayım) Eeee dedim, yalnız bu iş ücretli dediler. Neden dedim, Üst model veriyoruz da ondan dedi, Verme kardeşim, değişim de yapma, sadece telefonumu tamir et yeter dedim. Tamir olmuyor dedi. Ne kadar dedim, 500tl fark yatırman lazım dedi, İnternete girdim Telefonun sıfırının satış fiyatı 522tl idi (Venüs 4,5 yerine Venüs V3 önerdiler)

Yahu yenisi bu fiyat, değişim yapmayın o zaman tamir edin, yok olmıuyo ro zaman ücret iadesi yapalım, e yapın, tamam fatura yolla, bir yıl önce kapattığım mağazadan DEVLETİMİZDEN VERGİ KAÇIRMIŞ OLMAYALIM diye eşim adına fatura kesip, telefonu eşime verip stoktan düşmüşüm (Mağazayı kapatma aşamasında fark cezası yemeyelim diye) faturayı yolladım bu sefer bana ''Aaaaa bu bedel çok yüksek'' dediler.

Telefond görüştüğümüzde kendisine dedim ki .xxx. hanım bakın, ben sizden basit bir telefon tamir talebinde bulundum, Telefon tamir olmuyor, garantiden üst modeli ile değişim olmuyor, fatura bedeli yüksek dediniz ücret iadesi olmuyor, Peki katalog bedeli üzerinden ücret iadesi yapın bakın başından beri söylüyorum ve diyorum ki benim sizden ne yeni bir telefon, ne de ücret beklentim yok, telefonumu tamir edin yeter. O olmaz bu olmaz ben ne yapacağım şimdi? Yapacak bir şey yok ya para yatırıp bu telefonu alırsınız ya da elimizden bir şey gelmez.

Telefonu geri yollayın dedim, hakem heyetine verdim, utanmaz arlanmaz haysiyet yoksunu bu insanlar savunma yazılarında resmen bana SAHTEKAR dediler.

Neden biliyormusunuz? Eski bir Vestel yetkili servisi ve Regal yetkili bayisi olduğum için. Firmadan yüksek bedel talep etmek için usulsüz fatura kestiğimi yazdılar.

Mağazayı 2016 sonunda kapatmışım, mevzu 2017 yazında olmuş, Demek ki ben vestelden kıytırık bir telefon parası almak için gözümü öyle karartmışım ki, usulsüz fatura cezası yemeyi göze alan ticari bir işletme olarak telefon bozulduktan 8 ay öncesine dönerek fatura kesmişim.






Aslına bakarsanız bu olayın sırf ben ADEM HELVACI olduğum için, İstifa eden sivri dilli birisi olduğum için çözülmediğini onlar da ben de biliyoruz da neyse. Yoksa geçmiş 15 yıla yakın zaman içerisinde faturasını bulamayan yüzlerce tüketici için katalog bedeli üzerinden (Vestelin kayıtlarında dönemsel fiyat katalogları var, fatura bulunamazsa o dönemin perakende satış fiyatı baz alınır) ücret iadesi yapılmış olmasına rağmen onu da yapmadılar.

Hakkın rahmetine kavuşup gitmese fena söveceğim bir müdürün halt yemesi, kişisel egolarını işine karıştırması yıllar sonra bu saçma sapan yazıların yazılmasına vesile oluyor işte.


Diyeceğim o ki, ne kanun ne de yönetmelikle olmaz, Domestos un sürekli vurguladığı Ahlak çöküntüsü düzeltilmedikçe hiç bir şey düzelmez.

Yine de ben, 6502 sayılı tüketiciyi koruma kanunu, Satış sonrası hizmet yönetmeliği ve garanti belge yönetmeliği ile ve hatta Türk Borçlar kanununda düzenlemeye revizyona gidilmesi gerektiğini ısrarla vurguluyorum.






Bir diğer husus da YER SAĞLAYICI zırhına bürünen N11 Hepsiburada Çiçeksepeti vs vs gibi bünyesinde ticari işletmelere hesap açtırıp mal sattıran, malda sorun çıkınca ''Haaaaa onu biz bilmeyiz biz sadece yer sağlayıcıyız gidin onu şikayet edin'' diyerek işin içinden sıyrılan bu çakallar ordusu konusudur. Yahu tv ekranlarında boy boy çıkıp ''Çücükksepetiyiz en kralı biziz'', ''Hepsiburadayarısıoradayız bizden kralı yok'' , ''N112233 haydi vatandaş üç üç üç'' diye slogan atıp reklam yaparken ''Biz sadece yer sağlayıcıyız haaaaaa, sorun çıkarsa bize güvenmeyin'' diyormusunuz yanında? Hayır demiyorsunuz. Orada insanlar size güvenip mal alıyor, Elin çakalını getirip kendi bünyende tükkan açtırdıysan o da vatandaşın iyi niyetini suiistimal ettiyse sen nasıl sorumlu olmuyorsun ki bundan?


Az kaldı, Video çekimlerine yeniden başladığımda bu hususları tek tek konuşacağız.

Adem Helvacı' Alıntı:

2 yıla yakın zamandır sürekli dile getirdiğim konudur sistemdeki uyuşmazlık ve açıklar.

Düşünün ki X sitesinden Y malı sipariş ediyorsunuz ve Z firması TAŞIMACILIK yaparak ürünü sizin evinize getiriyor.

Ürün hasarlı çıkınca Z firmasını şikayet ediyorsunuz zira bu bir HİZMET dir kanun önünde.

Enteresan olan ise taşıma şirketi savunma yazısında ''Bu konu hakem heyetini aşar, Ticaret mahkemesi konusudur zira kanunda bizim yaptığımız iş TAŞIMA faaliyeti olduğu için ticari faaliyet alanıdır ve hakem heyeti buna karışamaz diyor özetle.

Bu esnada yönetmelik ise ''İçeriğinde tüketicinin olduğu her konuda hakem heyetleri yetkilidir' diyor

Yani ülkede AHLAK yok her şeyden evvel. Firmalara ısrarla uyguladığım YAPTIRIM olmadığı için adamlar resmen yüzsüzlükte çığır açıyorlar yaptıkları savunmalarda.

Düşünsenize, arızalı cep telefonumu onaramayan Vestel efendi, ürüne değişim yapacağız dedi, ok dedim, ama bunların üretimi yok üst model vereceğiz dedi, (Ürün garantili tekrar hatırlatayım) Eeee dedim, yalnız bu iş ücretli dediler. Neden dedim, Üst model veriyoruz da ondan dedi, Verme kardeşim, değişim de yapma, sadece telefonumu tamir et yeter dedim. Tamir olmuyor dedi. Ne kadar dedim, 500tl fark yatırman lazım dedi, İnternete girdim Telefonun sıfırının satış fiyatı 522tl idi (Venüs 4,5 yerine Venüs V3 önerdiler)

Yahu yenisi bu fiyat, değişim yapmayın o zaman tamir edin, yok olmıuyo ro zaman ücret iadesi yapalım, e yapın, tamam fatura yolla, bir yıl önce kapattığım mağazadan DEVLETİMİZDEN VERGİ KAÇIRMIŞ OLMAYALIM diye eşim adına fatura kesip, telefonu eşime verip stoktan düşmüşüm (Mağazayı kapatma aşamasında fark cezası yemeyelim diye) faturayı yolladım bu sefer bana ''Aaaaa bu bedel çok yüksek'' dediler.

Telefond görüştüğümüzde kendisine dedim ki .xxx. hanım bakın, ben sizden basit bir telefon tamir talebinde bulundum, Telefon tamir olmuyor, garantiden üst modeli ile değişim olmuyor, fatura bedeli yüksek dediniz ücret iadesi olmuyor, Peki katalog bedeli üzerinden ücret iadesi yapın bakın başından beri söylüyorum ve diyorum ki benim sizden ne yeni bir telefon, ne de ücret beklentim yok, telefonumu tamir edin yeter. O olmaz bu olmaz ben ne yapacağım şimdi? Yapacak bir şey yok ya para yatırıp bu telefonu alırsınız ya da elimizden bir şey gelmez.

Telefonu geri yollayın dedim, hakem heyetine verdim, utanmaz arlanmaz haysiyet yoksunu bu insanlar savunma yazılarında resmen bana SAHTEKAR dediler.

Neden biliyormusunuz? Eski bir Vestel yetkili servisi ve Regal yetkili bayisi olduğum için. Firmadan yüksek bedel talep etmek için usulsüz fatura kestiğimi yazdılar.

Mağazayı 2016 sonunda kapatmışım, mevzu 2017 yazında olmuş, Demek ki ben vestelden kıytırık bir telefon parası almak için gözümü öyle karartmışım ki, usulsüz fatura cezası yemeyi göze alan ticari bir işletme olarak telefon bozulduktan 8 ay öncesine dönerek fatura kesmişim.

Aslına bakarsanız bu olayın sırf ben ADEM HELVACI olduğum için, İstifa eden sivri dilli birisi olduğum için çözülmediğini onlar da ben de biliyoruz da neyse. Yoksa geçmiş 15 yıla yakın zaman içerisinde faturasını bulamayan yüzlerce tüketici için katalog bedeli üzerinden (Vestelin kayıtlarında dönemsel fiyat katalogları var, fatura bulunamazsa o dönemin perakende satış fiyatı baz alınır) ücret iadesi yapılmış olmasına rağmen onu da yapmadılar.

Hakkın rahmetine kavuşup gitmese fena söveceğim bir müdürün halt yemesi, kişisel egolarını işine karıştırması yıllar sonra bu saçma sapan yazıların yazılmasına vesile oluyor işte.


Diyeceğim o ki, ne kanun ne de yönetmelikle olmaz, Domestos un sürekli vurguladığı Ahlak çöküntüsü düzeltilmedikçe hiç bir şey düzelmez.

Yine de ben, 6502 sayılı tüketiciyi koruma kanunu, Satış sonrası hizmet yönetmeliği ve garanti belge yönetmeliği ile ve hatta Türk Borçlar kanununda düzenlemeye revizyona gidilmesi gerektiğini ısrarla vurguluyorum.






Bir diğer husus da YER SAĞLAYICI zırhına bürünen N11 Hepsiburada Çiçeksepeti vs vs gibi bünyesinde ticari işletmelere hesap açtırıp mal sattıran, malda sorun çıkınca ''Haaaaa onu biz bilmeyiz biz sadece yer sağlayıcıyız gidin onu şikayet edin'' diyerek işin içinden sıyrılan bu çakallar ordusu konusudur. Yahu tv ekranlarında boy boy çıkıp ''Çücükksepetiyiz en kralı biziz'', ''Hepsiburadayarısıoradayız bizden kralı yok'' , ''N112233 haydi vatandaş üç üç üç'' diye slogan atıp reklam yaparken ''Biz sadece yer sağlayıcıyız haaaaaa, sorun çıkarsa bize güvenmeyin'' diyormusunuz yanında? Hayır demiyorsunuz. Orada insanlar size güvenip mal alıyor, Elin çakalını getirip kendi bünyende tükkan açtırdıysan o da vatandaşın iyi niyetini suiistimal ettiyse sen nasıl sorumlu olmuyorsun ki bundan?


Az kaldı, Video çekimlerine yeniden başladığımda bu hususları tek tek konuşacağız.

Genişletmek için tıkla ...

Daha önce de yazdım güzel insan... Bizler ve tarihin sayfalarında bu ve benzeri mücadeleler için hayatını bile ortaya koymuş bir çok güzel insanlar gibi bu köhne sistemde bizim yerimiz yok... Senin haklı mücadeleni, bir tek "olmaz" "hayır" kelimesi ile çöpe atıp, peşinden sinsi sinsi gülmeler, aylarca mücadele verdiğini görüp, "sonunda ben bu işi nasıl bozarım alem görsün" diyerek bütün emeğinin ıskartaya çıkarıldığına çok şahit olmuşsundur... İnsanın midesi bulanıyor.

Umarım, pes ettiğin günleri, "lanet olsun ya, ben yıllar yılı ne için mücadele etmişim" diyeceğin günleri görmeyiz, ömrün bu kararlılıkta mücadele için geçer ama kazananın bizler olamayacağına emin olabilirsin... Hep vurgu yaptığım o Ahlak, Akıl, Vicdan, hak hukuk değerleri insanların özüne yerleşmedikçe çoğunluk olmadıkça da bu coğrafyada iyilik hakim olup, hüküm süremeyecek maalesef.

Allah, kolaylıklar versin. Amin

Bu düşüncelerim için, senin benim verdiğim mücadelenin onda biri ile karşılaşmamış tuzu kuru biri "ne kadar da umutsuz bakıyorsunuz" diyecek olmuştu... Neyse.!!

Daha önce burada gündeme getirmiştim. Hepsiburada'dan aldığım satıcısı da hepsiburada olan tabletin bir iki gün içerisinde dokunmatiği bozuldu. Ürünü iade etmek istediğimde türlü çakallıklar yaptılar. Adres olarak hepsiburada ile aynı binada bulunan Samsung servisine onarıma verdiler sonra tarafıma geri gönderdiler. Teslim almadım başta fakat sonra belki de sorun basitti koskoca Samsung i k i yıl da garantisi var ürünü kullanayım dedim teslim aldım. Açtım paketi tablete sadece kurulum yapmışlar dokunmatik sorunu aynen devam ediyor. Samsung müşteri hizmetlerini aradım beni suçlu çıkardı sorunu ben anlatamamışım güya. Yahu dokunmatiği çalışmayan tabletin nesini anlamadınız bütün olay zaten onun etrafında dönüyor. Kaldı ki raporda tüm kontrolleri yapılmıştır hiçbir sorunu yok yazmışlar. Sonra bana hepsiburada'yı savundular her defasında. Bizim müşterimiz dedi bir çalışan hepsiburada için şaka gibi. Tabi hepsiburada sizden alıp marsa gönderiyor ürünlerinizi.
Tüketici hakem heyetine başvuru yaptım. Bekliyorum.

Domestos' Alıntı:

Umarım, pes ettiğin günleri, "lanet olsun ya, ben yıllar yılı ne için mücadele etmişim" diyeceğin günleri görmeyiz,

Genişletmek için tıkla ...

Yazdığın her satır benim için ayrı önemli olsa da, bu kısmına ben de bir AMİN demek istiyorum. Mücadelemiz devam edecek fakat güç sabır ömür ne kadar yeter Allah bilir. ?

metinmert' Alıntı:

Daha önce burada gündeme getirmiştim. Hepsiburada'dan aldığım satıcısı da hepsiburada olan tabletin bir iki gün içerisinde dokunmatiği bozuldu. Ürünü iade etmek istediğimde türlü çakallıklar yaptılar. Adres olarak hepsiburada ile aynı binada bulunan Samsung servisine onarıma verdiler sonra tarafıma geri gönderdiler. Teslim almadım başta fakat sonra belki de sorun basitti koskoca Samsung i k i yıl da garantisi var ürünü kullanayım dedim teslim aldım. Açtım paketi tablete sadece kurulum yapmışlar dokunmatik sorunu aynen devam ediyor. Samsung müşteri hizmetlerini aradım beni suçlu çıkardı sorunu ben anlatamamışım güya. Yahu dokunmatiği çalışmayan tabletin nesini anlamadınız bütün olay zaten onun etrafında dönüyor. Kaldı ki raporda tüm kontrolleri yapılmıştır hiçbir sorunu yok yazmışlar. Sonra bana hepsiburada'yı savundular her defasında. Bizim müşterimiz dedi bir çalışan hepsiburada için şaka gibi. Tabi hepsiburada sizden alıp marsa gönderiyor ürünlerinizi.
Tüketici hakem heyetine başvuru yaptım. Bekliyorum.

Genişletmek için tıkla ...

Sonuç bilgisi paylaşırsanız çok mutlu olurum.

Adem Helvacı' Alıntı:

Sonuç bilgisi paylaşırsanız çok mutlu olurum.

Genişletmek için tıkla ...

Tamam abi.

Üstad benim de merak ettiğim bir konu var açık bir cevap blamadım. 2 sene önce alınan bir ürün garanti süresi içerisinde arızalanıyor ve satıcı para iadesi yapmak istiyor ama biz de aynı ürünü veya muadilini iade edilen tutar ile artık satın alamaycağımız için para iadesi istemiyoruz ama stok da yok ve arz sıkıntısı yaşanıyorsa nasıl bir yol izlenmeli. Malum döviz artıyor ve iadeler satın alınan fiyattan ve TL cinsinden yapılıyor ama mal satılırken güncel döviz kuru üzerinden yapılıyor.