lg den 1 adet televizyon 1 adet çamaşır makinası almıştım(4-5 yıl önce).servisleri çok uyanık bana dil dökerek tv yi kuran servis film dolu harici harddiski (500 gb)ve akım korumalı prizi sattı.çamaşır makinasını kurmaya gelenlerde bana kireç önleyici(araya takılan musluk) sattı. sanki servis değiller gezen satış elemanları.daha sonra samsungtan tv aldım onlar direkt gelip tvyi kurdular hiç bir şey satmakla uğraşmadılar.
Aslında marka fark etmeksizin yeni düzen bu.
Neden biliyormusunuz?
Fabrika veya distribütör firma hangisi olursa olsun sormadan dayatma usulü koli koli bu malzemelerden servislere yolluyor ve cart diye carilerinden kesiyor.
Servislerin bir şekilde bunları erimesi lazım o nedenle satış için ekiplerini teşvik etmesi lazım.
Satılan her bir parçadan 20 30tl pay veriyor ekibe. Ekip 2 kişi. Kazanç daha yüksek olsun diye onlar da 10 20 üstüne ekliyor.
Fabrikadan 30 a çıkan kireç önleyici ekip için 60tl ye mal oluyor. Ekip de üstüne 30 eklediğinde 90tl oluyor.
Tüm bunlar bölgeye, markaya, satana, satanın o gün içinde bulunduğu ruh haline göre değişiklik gösterir.
Ben satın alınmasına da satılmasına da karşı değilim zira bu bir nevi kültürel bir yaklaşım ve vicdani bir rahatlatma mekanizması olarak da görülebilir.
Şöyle ki;
Malum evinize sıfır ürün aldığınızda onu kurmaya gelen ekip de bir bahşişi hak eder diye düşünüyorsunuz. Boşa para vermek de istemiyorsunuz.
Bu durumlarda bir akım korumalı priz alarak hem evinize bir grup priz almış, hem kültürel gerekliliği yerine getirmiş, hem de vicdan yükünüzü hafifletmiş oluyorsunuz.
Sorun şu ki oransal anlamda konu saçma boyutlara geliyor ve bu iş bahşiş ten çıkıp, örtülü ürkütme ile gaspa giriyor artık.
Evinize gelen LG servisi "ya bu prizi alırsın ya da ürün bozulursa garanti dışı" baskısı kurmaktan utanmayacak hale geliyor.
Akım korumalı priz tabi ki alınır. Ama 100 150tl ye değil.