Garantili yedek parça 10 kat fiyat

Bir haftadadır tatilde olunca buralara bakmadım ama konu almış gitmiş.

RUHİTAN
Otomotiv sektöründe parça imalatı temel olarak üçe ayrılabilir.
1. Kendi parçanızı tasarlar ve tedarikçiye ürettirirsiniz. Bu durumda kalıp maliyetine kadar siz karşılarsınız ve yaptığınız anlaşma ile tedarikçinizi 10 yıl gibi bir süre ile sizin siparişiniz dışında üretimini engellersiniz. Zaten yaptığınız gizlilik anlaşması gereği de o firma teknik bilgileri bir başkasıyla paylaşamaz. Yani o parça sadece sizin için üretilir.
2. Parçayı tedarikçinize tasarlatırsınız ama yine gizlilik anlaşmasıyla sizin dışınızda kimse ile teknik bir veri paylaşlamaz ve kimse için üretim yapılamaz.
3. Tedarikçinizin hali hazırda ürettiği bir ürünü alır aynen kullanırsınız.

Eğer parçanın fikri mülkiyeti size ait ise ve de siz bu parçayı iki ayrı üretim merkezinizde kullanacaksanız o zaman lojistik maliyetlerini de gözönüne alarak iki farklı tedarikçi ile çalışmayı seçebilirsiniz. Ya da olası bir tedarikçi sıkıntısından dolayı üretimi durdurmaktansa iki farklı tedarikçi ile çalışırsınız. Birinde problem yaşanırsa çözüm bulunanan kadar diğerinden parça alırsınız. Böylelikle üretime ara vermek zorunda kalmazsınız.

Belli parçalarda ise firmalar tersine mühendislik yaparak aynı özellikte veya özelleştirilmiş parça üretebilirler. Amortisör, jant, balata, fren kaliperleri ve diskleri en favori parçalardır. Bu parçalar kullanım ömürlü parçalar olduğundan pazarı büyüktür. Ama hiç yan sanayi ECU üreten firma yoktur. ECU, kolay kolay bozulmaz. Yan sanayi olarak böyle bir yatırım yapmak mantıksızlık olur. Orjinal parçadan dahi maliyetli olur parçalarınız.

M mehmetozdemir
Sizin önünüze aynı renk ve ağırlıkta en az 10 farklı plastik malzemeden parça koyabilirim farklı özelliklere sahip. Kimisi sıcaklık altında özelliğini korurken sıvı içinde çalışamaz. Diğeri sıvı içinde çalışabilirken titreşimden kırılır. Bu liste alır başını gider. Götürün o parçayı sanayideki bir ustaya. Alır çakmakla yakar, dumanını koklar ve size "Ahanda bu malzeme abi." der ve fiyat verir. Ama o hammaddeye belli özelliklerini iyileştirebilmek için farklı farklı katkı maddeleri katılmıştır ve labaratuarda test etseniz dahi %100 o hammaddeyi yakalayamayabilirsiniz. İşte orjinal parça ile yan sanayi parça arasınadaki fiyat farkı hangi katkı maddelerinn katılması gerektiğini bulabilmek için harcanmış günler sonucunda edinilmiş bilgi ve yapılmış onlarca test içindir.

Bu parça işi sıkıntılı. Yetkili servis malı, parçacı malı farkı genellenemez. Basit bir örnek, insignia 1.6 t nin bujilerini NGK üretiyor. Servisten de alsan dışarıdan da alsan değişmez, aynı ürün. GM olarak servisten alırsan takımı 600 lira. GM olarak parçacıdan alırsan 370 lira. NGK olarak parçacıdan alırsan 190 lira. Ürünlerin hepsi de her detayına kadar aynı ürün. Ngk R buji. Ama ateşleme bobinine gelince üretici Delphi. Gm olarak serviste 2000, GM olarak parçacıda 1300, Delphi olarak parçacıda 430 lira. Ama kesinlikle aynı ürün değil. Üretici firma aynı, teknik özellikler aynı olmasına rağmen GM olanı değil de Delphi olanı takarsan rezil ediyor insanı. Aynı şey turbo selenoid valfinde de aynı. Üretici Pierburg. İster GM olanı al ister bunu hiçbir şey değişmiyor. Yani genelleme yapılamıyor dışarıda şu fiyat serviste bu fiyat, aynı mal gibisinden. Üründen ürüne her şey değişiyor.

aeronics' Alıntı:

Bir haftadadır tatilde olunca buralara bakmadım ama konu almış gitmiş.

RUHİTAN
Otomotiv sektöründe parça imalatı temel olarak üçe ayrılabilir.
1. Kendi parçanızı tasarlar ve tedarikçiye ürettirirsiniz. Bu durumda kalıp maliyetine kadar siz karşılarsınız ve yaptığınız anlaşma ile tedarikçinizi 10 yıl gibi bir süre ile sizin siparişiniz dışında üretimini engellersiniz. Zaten yaptığınız gizlilik anlaşması gereği de o firma teknik bilgileri bir başkasıyla paylaşamaz. Yani o parça sadece sizin için üretilir.
2. Parçayı tedarikçinize tasarlatırsınız ama yine gizlilik anlaşmasıyla sizin dışınızda kimse ile teknik bir veri paylaşlamaz ve kimse için üretim yapılamaz.
3. Tedarikçinizin hali hazırda ürettiği bir ürünü alır aynen kullanırsınız.

Eğer parçanın fikri mülkiyeti size ait ise ve de siz bu parçayı iki ayrı üretim merkezinizde kullanacaksanız o zaman lojistik maliyetlerini de gözönüne alarak iki farklı tedarikçi ile çalışmayı seçebilirsiniz. Ya da olası bir tedarikçi sıkıntısından dolayı üretimi durdurmaktansa iki farklı tedarikçi ile çalışırsınız. Birinde problem yaşanırsa çözüm bulunanan kadar diğerinden parça alırsınız. Böylelikle üretime ara vermek zorunda kalmazsınız.

Belli parçalarda ise firmalar tersine mühendislik yaparak aynı özellikte veya özelleştirilmiş parça üretebilirler. Amortisör, jant, balata, fren kaliperleri ve diskleri en favori parçalardır. Bu parçalar kullanım ömürlü parçalar olduğundan pazarı büyüktür. Ama hiç yan sanayi ECU üreten firma yoktur. ECU, kolay kolay bozulmaz. Yan sanayi olarak böyle bir yatırım yapmak mantıksızlık olur. Orjinal parçadan dahi maliyetli olur parçalarınız.

M mehmetozdemir
Sizin önünüze aynı renk ve ağırlıkta en az 10 farklı plastik malzemeden parça koyabilirim farklı özelliklere sahip. Kimisi sıcaklık altında özelliğini korurken sıvı içinde çalışamaz. Diğeri sıvı içinde çalışabilirken titreşimden kırılır. Bu liste alır başını gider. Götürün o parçayı sanayideki bir ustaya. Alır çakmakla yakar, dumanını koklar ve size "Ahanda bu malzeme abi." der ve fiyat verir. Ama o hammaddeye belli özelliklerini iyileştirebilmek için farklı farklı katkı maddeleri katılmıştır ve labaratuarda test etseniz dahi %100 o hammaddeyi yakalayamayabilirsiniz. İşte orjinal parça ile yan sanayi parça arasınadaki fiyat farkı hangi katkı maddelerinn katılması gerektiğini bulabilmek için harcanmış günler sonucunda edinilmiş bilgi ve yapılmış onlarca test içindir.

Genişletmek için tıkla ...

Anlattıklarınız son derece doğru. Peki size bir soru sorayım: Bosch marka Buji'nin piyasada sahtesi olabilir mi? Yani seri numaralarından tutun da aklınıza gelebilecek her şeyi aynı, sahtesi olabilir mi? Diyeceksiniz ki Iphone'nun bile sahtesi var. Ama o sahte telefonlar kabak gibi anlaşılıyor ve sahte olanlar asla faturayla satılamıyor. Bana servis tarafından 525 lira fiyat biçilen 4 Bosch Bujinin aynısını, piyasadan 300 liraya aldım. Buzdolabı kapak contalarındaki plastik için söyledikleriniz doğru olabilir ama iş Bujiye gelince aynı şey olmaz. Çünkü bizim gibi ülkeler de bile bu tür replika ürünleri satmak için göt ister. Hele faturalı olarak. Adamı kabak gibi oyarlar. Balata, amörtisör, buji gibi parçalarda farklı markalarda ürün kullanılabilir ama hepsinin kendine göre kullanılabilirlik süresi farklıdır. Örneğin ben arabama Continental lastik takmıştım ve bu beşinci senesi. 100 lira daha ucuz olan yerli markalar da vardı. İyi ve kaliteli mal özellikle arge maliyeti yüzünden her zaman biraz daha pahalı olur ama bizim gibi ülkelerde servislerin eline düştünmü Allah korusun...Aynı malzemeyi piyasa ve servisten farklı farklı fiyatları alırsınız. Sorun da bu zaten...

RUHİTAN' Alıntı:

Anlattıklarınız son derece doğru. Peki size bir soru sorayım: Bosch marka Buji'nin piyasada sahtesi olabilir mi? Yani seri numaralarından tutun da aklınıza gelebilecek her şeyi aynı, sahtesi olabilir mi? Diyeceksiniz ki Iphone'nun bile sahtesi var. Ama o sahte telefonlar kabak gibi anlaşılıyor ve sahte olanlar asla faturayla satılamıyor. Bana servis tarafından 525 lira fiyat biçilen 4 Bosch Bujinin aynısını, piyasadan 300 liraya aldım. Buzdolabı kapak contalarındaki plastik için söyledikleriniz doğru olabilir ama iş Bujiye gelince aynı şey olmaz. Çünkü bizim gibi ülkeler de bile bu tür replika ürünleri satmak için göt ister. Hele faturalı olarak. Adamı kabak gibi oyarlar. Balata, amörtisör, buji gibi parçalarda farklı markalarda ürün kullanılabilir ama hepsinin kendine göre kullanılabilirlik süresi farklıdır. Örneğin ben arabama Continental lastik takmıştım ve bu beşinci senesi. 100 lira daha ucuz olan yerli markalar da vardı. İyi ve kaliteli mal özellikle arge maliyeti yüzünden her zaman biraz daha pahalı olur ama bizim gibi ülkelerde servislerin eline düştünmü Allah korusun...Aynı malzemeyi piyasa ve servisten farklı farklı fiyatları alırsınız. Sorun da bu zaten...

Genişletmek için tıkla ...

Buji özelinde konuşursak daha önceki mesajımdaki sınıflandırmadaki üçüncü yani tedarikçinin halihazırda ürettiği ve araç üreticisinin aynen alıp kullandığı bir parçadır.
O zaman bujinin servise kadar olan tedarik zincirini incelemek gerekir. Örneğin aracınız Hans marka Almanya üretimi bir araç olsun. Hans, parçayı çeşitli nedenlerden dolayı Almanya Bosch firmasından tedarik ediyor. Toplu alım antlaşması yaptığı için parça fiyatından iyi bir indirim yaptırabiliyor böylece. Hans bu anlaşmayı yaparken üretim adetlerine ek olarak tüm yedek parça ihtiyacını dikkate alarak hesaplıyor. Çünkü adet arttıkça fiyatı düşürebiliyor.
Peki o zaman Bosch firması bu kadar adeti Almanyadaki fabrikasında üretebiliyor mu? Tabii ki üretemiyor çünkü Bosch bu bujiyi Fransadaki Pierre ve Cateline, İtalyadaki Martina ve Brando gibi birçok araç üreticisine de tedarik ediyor. Onlarla da anlaşmalar yapmış. Bu durumda gerek lojistik gerekse de işçilik ve malzeme maliyetlerini de hesaplayarak birçok fabrika kurmuş ki bunlkardan birtanesi de Bursada. Ancak buji hakkındaki tüm teknik detaylara sahip olduğundan tüm üretim merkezlerinde aynı kalitede imalat yapabiliyor. Hans ile de tanesi 10 Liradan anlaşma yaptı. Hans bu parçayı tanesi 10 Liradan Almanyadaki deposuna koydu. Şimdi bu depodan bir kısmını üretime yolladı ve kalanları yedek parça deposuna yolladı. Artık Hans'ın depolama maliyeti oluştu.
Türkiyedeki servisin bujiye ihtiyacı oldu. Bu talep doğrultusunda Hans'ın Türkiye Genel Müdürlüğü'ndeki parça deposuna talep açtı. Türkiye depo da bunu Almanyadaki depodan temin etti. Bu süreçte lojistik, ithalat-ihracat, depo, navlun, gümrük gibi bir sürü ek maliyet oluştu. Bir de bu işleri yapabilmek için bir hayli fazla insan ve emek harcandı. Sonunda parçayı servis deposuna getirebildik. Servisin de bu parçadan ve işçilikten kar edebilmesi lazım aksi takdir de yetkili servisliği bırakır ve özel servisliğe döner. Servislerde ise bir parçanın ne kadar sürede sökülüp takılabileceği dahi belirlenmiştir. Daha kısa sürede ya da uzun sürede yapılsa dahi alınabilecek işçilik bellidir. Parça fiyatı da bellidir. Bundan dolayı aynı işlemi iki farklı yetkili serviste yaptırmak isteseniz de aynı fiyatı vermeleri gerekir. Bu nedenle servise gittiğinizde ayrıntılı fiyat tekliflerini isteyin.
Sonuç olarak belki de Bursa'da üretilmiş olan buji dönüp dolalaşıp sizin elinize gelene kadar bir sürü ek maliyete sahip oldu.
Bu buji Bosch'un fikri mülkiyetine sahip olduğu kendi ürünü. Bunu istediği gibi piyasaya sürebilme hakkına sahip ve sürüyor. Siz de birebir aynı olan bujiyi daha ucuza alabiliyorsunuz.
Sahte ürün kısmına gelirsek. Parça satıcısı girişi faturalandırabiliyorsa İthalatçı sıfatına sahip olmadığı için bu işten paçayı kurtarabiliyor. Faturalandıramıyorsa da faturasız satıyordur zaten. Dükkanına 5 tane orjinal ve dolayısıyla faturalı, bir o kadar da sahte ürün alan da gördüm.
Şöyle bir durum da var tabi. Bir tanıdığımın üniversite için yurtdışına gitmiş ve orada yaşıyor. Bu tanıdığımda burada bir otomotiv anasanayinde çalışıyordu. Babaları da ithalat-ihracat işleri ile uğraşıyordu. Kardeşi üniversiyeyi bitirince babası kendini emekli etti. Kardeşinin orada hazır kurulu bir düzeni olduğu için orada bir ofis açtılar. Tanıdığımda buradaki ofisin başına geçti. Türkiye'deki otomotiv yansanayinde aftermarket ürünler ve tekstil ürünleri ürettirip kardeşinin olduğu ülkeye ihracat yapıyorlardı. O sırada bir araba markası Türkiyedeki iki distribütör arasında kaldı. Parça sıkıntısı vardı araçlarda. Kardeşi de yaşadığı ülkedeki servislerden gerekli olan yedek parçaları tedarik edip Türkiyeye ihracat yaptılar ve iyi de para kazandılar bu işten.
Demem o ki bu şekilde çalışan büyük parçacılar da var. Mesela adamın Almanyadaki kuzeni ile şirket açıyor. Oraki servislerden parçayı tedarik edip Türkiye'ye getirip satıyor. Reklam gideri felan da olmadığından her türlü servislerden daha ucuza parça satabiliyorlar böylece.

ps: Yetkili servisler sütten çıkmış ak kaşıktır gibi bir iddiam kesinlikle yok. Art niyetli olanlar da mevcut. Hatta bir tanesi ile kendi aracım yüzünden yaka yakaya geldim. Üniversiteyi bitireli 3-4 sene olmuştu. Saçlar da uzun olunca "bir halttan anlamaz bu" diye ayak üstünde öpmeye kalktılar. Adamların tüm savlarını çürütünce de çamura yatma başladı. Servis müdürleri felan pişkinlikten altları tuttu. O kadar diyeyim. Kendim de otomotiv sektöründe olduğum için tanıdık da mevcut bolcana. Yetkilisi oldukları markanın servisleri denetleyen birimde üst düzey yönetici bir tanıdığımla cumartesi günü gittik. Tanıdığım da 37 yaş benden büyüktür. Bu sefer o servis müdürü ve kendine usta diyenlerin alaycı konuşma şekilleri biraz da olsa saygı seviyesine geldi ama totolarından ölümüne yazmaları devam eti. Tanıdık da beni hafiften gömmeye başlayınca gaza gelen servis müdürü "işte gençler böyle biraz ateşli oluyor" dediğinde "Tanıştığımıza memnun oldum. Pazartesi arkadaşlar sizinle ilgilenecek." diyerek kartvizitini çıkartıp servis müdürüne verdi. O servis müdürü olacak odun parçasının suratının değişmesi az önce ettiği tüm o lafları kendi kendine yedirmesini görmeniz lazımdı. Yapılması gereken tüm işlemler yapıldı ki buna kaybettikleri ve araçta olmadığını iddia ettikleri iki parçayı takmak dahil (biri motorun altında tampondan kabine doğru uzanan motor muhafazası, diğeri de davlumbazın içinden şarj dinamosuna erişimi sağlayan büyükçe bir kapak). Sonrasında denetlemeye gidilmiş ve okkalı bir ceza yemişler. Şimdi burada söylemem şirket içi bilgi olduğundan doğru olmaz ama denetleme sırasında bulunan şeylerden dolayı yetkili servislikleri dahi iptal edilmiş.