Farkındalık terapisi ile ilgili küçük notlarla devam ediyoruz.
Farkındalık nedir?
Farkındalık, size dikkat dağıtıcı veya olumsuz düşüncelerden kurtulmayı ve şimdiki ana odaklanmayı öğretir. Bunun nasıl faydalı olabileceğine dair bir fikir, uygulamanın istenmeyen veya olumsuz düşünceleri ruh sağlığınızı etkileyebilecek şekillerde artmaya başlamadan önce ele almanıza yardımcı olabileceğidir. Özellikle Buda felsefesinden de köken alan meditasyon yöntemleri ile (Yürüyüş terapisi, Grup terapileri, Ortam ve durum terapisi) içe dönerek zihninizdeki takılıp kalan düşüncelerin serbest bırakılarak çevresel tepkileri kontrol altına alma yöntemi olarak da tanımlanabilir.
Neden Farkındalık Terapisi?
Gün içerisinde karşılaştığımız anlık öfke patlamaları, stres faktörleri, yaşama bağlı seçim yapma zorunluluğumuzun olduğu haller, kayıplar, kazançlar belli bir süre sonra biz konunun ciddiyetinin farkında olmadan birikim haline gelir.
Özellikle terapiye yönelik farklı yaklaşımlar bazen mevcut rahatsızlığın (Anksiyete Bozukluğu, Depresyon, Panik Atak, Obsesyon v.b.) tedavisinde önerileceği gibi, bazen bu durumlar oluşmasa da direnç kazanmak, rahatsızlıklara sahip olmadan kontrolü elde etmek için kullanılabileceğini öngörür.
Bu yönde yapılmış olan EEG (ElektroEnsefaloGrafi) destekli çalışmalarda örnek görseller ve seslerle kişinin farkındalık terapisi yaparak ve yapmayarak çevreden gelen uyaranlara verilen tepkileri ölçüldü.
Söz konusu uyaranlara terapi uygulanmadan verilen doğrudan tepkiler tamamen kontrol dışı ve duygusal kökenli olarak öfke, sevinç, korku, kaygı, umut idi. Ancak terapi uygulandıktan sonra verilebilen tepkiler tamamen nötr (tepkisiz) olabildiği gibi, verilebilen tepkilerin kontrol edilebildiği, öfke yerine ılımlı, korku yerine nötr, kaygı yerine anlayış gibi farklı tepkilerin uyaranlara karşı verilebildiği ortaya çıktı.
Normal koşullarda ruhsuzluk, duyguların tamamen nötrleşmesi ve olmayışı olarak düşünülebilen terapiler, bedenen yaptığımız ve çalışmaya başlama öncesi yaptığımız ısınma hareketleri gibi düşünüldüğü zaman kontrolün daha fazla bizde olduğu ve neredeyse her uyarana karşı hazırlıklı olduğumuz bir ruh haline bizi yönlendirmesi yönünden olumlu olarak düşünülebilir.