Çevrimdışı
Ömer Çolak
Süper Üye
- 17 Tem 2021
- 1,051
- 29
Biraz önce Antalya Muratpaşa Yüksekalan mahallesinde
Tam o noktadaki salı pazarına girerken dükkan önünü taşlarla kapatmış ama tam bir araçlık boşluk olan yere aracımı park edip alışverişimi yaptım. Geldiğimde sileceğim kaldırılmıştı ve indirip normal yoluma devam ediyordum ki arkadaşımız çıkıp "ben bu taşları boşuna koymamışım dimi?" dedi gayet anormal bir ses tonuyla. Tabi ben de "Neden çekici çağırmadın?" dedim ve o da "Gerekirse çekici de çağırırız sen merak etme" gibi bir cümleyle karşılık verdi. Bu arada bu polemik yaşanırken eşim yanımda.
Sonrasında dükkanının adını alıp "Burayı kafanıza göre park yasağı ilan edemiyorsunuz biliyorsunuz dimi?" dedim ve "Gerekli cezayı almanız için çaba göstereceğim" diye ekledim. Beyefendi de 81 plakama "Altına da adını soyadını ve imzanı at, seni daha kolay buluruz osmaniyeli" dedi
. Dedim "Osmaniye değil Düzce, bu tehdidinizi de eklerim". Hayır zaten önündeyim, göster marifetini. Neyimi arayıp bulacaksa.
Eve gelip Antalya Trafik Bölge Müdürlüğünü aradım direkt ve dükkan önüne duba koyduğunu belirterek işletmeyi şikayet ettim. "Hemen motorlu bir ekip gönderiyoruz" diyerek kapatırken de "Ek olarak da park edenleri tehdit ediyor" diye ekledim. Ardından görevli memurun tepkisi aynen şu: "Bunlar dünyadaki bütün parayı biz kazanalım istiyorlar herhalde, milletimiz çok doyumsuz gerçekten" diyerek kendisi de serzenişlerde bulundu ve tepki gösterdi.
Velhasıl bu arkadaşımız sanırım 888₺ duba cezası yiyecek. Tehdit için sadece uyarılacak. Haftaya da eğer boş bulursam aynı yere park edip aracıma zarar falan verecek mi diye test edip gerekirse polisi çağırdıktan sonra savcılığın yolunu tutacağım.
Dipnot:
Ben burada yasal hakkımın peşinde değilim. Dükkanının önünde araç olmamasını istemesini gayet doğal bir anlayışla karşılarım. Fakat kendisinin bu tavrına karşılık ben de yasal hakkımı kullanırım.
Kaldı ki yasaların bunu emretmesinin de bir sebebi var. Kendine ait alandan eğer park yeri de ayırırsa, yani devletin yolundan veya kaldırımından çalarak değil de kendine ait olan o alandan park yeri ayırırsa; devletin kaldırımı orada olamıyor ve devletin yolu da "garaj girişi" olarak değerlendirilerek park edilemez oluyor haliyle. Veya dükkanına depo girişi falan varsa da aynı durum. Şu anki durumda ise dükkanının önünde devletin kaldırımı ve yolu olduğundan orayı kendine ait park alanı ilan etmesi hakkı olmamaktan öte, bir suçtur.
Ve yine ekliyorum ben yasaların bana verdiği hakkı sonuna kadar savunan bir vatandaş değilim ki bunu yapmak benim vatandaşlık görevim olduğu halde. Burada kendine ait olmayan yola park edilmemesini rica edebilir. Ben orada koyduğu taşlara dokunmadan aracımı park ettim. Taşların yerini falan da değiştirmedim yani ki taşların yerini değiştirip aracımı park etmeye de hakkım var yasal olarak.
Herkes dükkanının önüne duba koyuyor. Topluca tamamını şikayet edelim gibi bir gayem yok. Böyle bir durumla karşılaşan esnafın terbiyesizlik yapmaması gerekir. Hele ki karşısındaki kişinin ailesi yanındayken. Yoksa zaten haksızken daha da dibe inerler.
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
isimli bir esnafla park konusunda tartışma yaşadım ve şikayet ettim.Tam o noktadaki salı pazarına girerken dükkan önünü taşlarla kapatmış ama tam bir araçlık boşluk olan yere aracımı park edip alışverişimi yaptım. Geldiğimde sileceğim kaldırılmıştı ve indirip normal yoluma devam ediyordum ki arkadaşımız çıkıp "ben bu taşları boşuna koymamışım dimi?" dedi gayet anormal bir ses tonuyla. Tabi ben de "Neden çekici çağırmadın?" dedim ve o da "Gerekirse çekici de çağırırız sen merak etme" gibi bir cümleyle karşılık verdi. Bu arada bu polemik yaşanırken eşim yanımda.
Sonrasında dükkanının adını alıp "Burayı kafanıza göre park yasağı ilan edemiyorsunuz biliyorsunuz dimi?" dedim ve "Gerekli cezayı almanız için çaba göstereceğim" diye ekledim. Beyefendi de 81 plakama "Altına da adını soyadını ve imzanı at, seni daha kolay buluruz osmaniyeli" dedi
. Dedim "Osmaniye değil Düzce, bu tehdidinizi de eklerim". Hayır zaten önündeyim, göster marifetini. Neyimi arayıp bulacaksa.Eve gelip Antalya Trafik Bölge Müdürlüğünü aradım direkt ve dükkan önüne duba koyduğunu belirterek işletmeyi şikayet ettim. "Hemen motorlu bir ekip gönderiyoruz" diyerek kapatırken de "Ek olarak da park edenleri tehdit ediyor" diye ekledim. Ardından görevli memurun tepkisi aynen şu: "Bunlar dünyadaki bütün parayı biz kazanalım istiyorlar herhalde, milletimiz çok doyumsuz gerçekten" diyerek kendisi de serzenişlerde bulundu ve tepki gösterdi.
Velhasıl bu arkadaşımız sanırım 888₺ duba cezası yiyecek. Tehdit için sadece uyarılacak. Haftaya da eğer boş bulursam aynı yere park edip aracıma zarar falan verecek mi diye test edip gerekirse polisi çağırdıktan sonra savcılığın yolunu tutacağım.
Dipnot:
Ben burada yasal hakkımın peşinde değilim. Dükkanının önünde araç olmamasını istemesini gayet doğal bir anlayışla karşılarım. Fakat kendisinin bu tavrına karşılık ben de yasal hakkımı kullanırım.
Kaldı ki yasaların bunu emretmesinin de bir sebebi var. Kendine ait alandan eğer park yeri de ayırırsa, yani devletin yolundan veya kaldırımından çalarak değil de kendine ait olan o alandan park yeri ayırırsa; devletin kaldırımı orada olamıyor ve devletin yolu da "garaj girişi" olarak değerlendirilerek park edilemez oluyor haliyle. Veya dükkanına depo girişi falan varsa da aynı durum. Şu anki durumda ise dükkanının önünde devletin kaldırımı ve yolu olduğundan orayı kendine ait park alanı ilan etmesi hakkı olmamaktan öte, bir suçtur.
Ve yine ekliyorum ben yasaların bana verdiği hakkı sonuna kadar savunan bir vatandaş değilim ki bunu yapmak benim vatandaşlık görevim olduğu halde. Burada kendine ait olmayan yola park edilmemesini rica edebilir. Ben orada koyduğu taşlara dokunmadan aracımı park ettim. Taşların yerini falan da değiştirmedim yani ki taşların yerini değiştirip aracımı park etmeye de hakkım var yasal olarak.
Herkes dükkanının önüne duba koyuyor. Topluca tamamını şikayet edelim gibi bir gayem yok. Böyle bir durumla karşılaşan esnafın terbiyesizlik yapmaması gerekir. Hele ki karşısındaki kişinin ailesi yanındayken. Yoksa zaten haksızken daha da dibe inerler.
