Ne Olacak Bu Fiyatların Hali?

Domestos Çevrimdışı

Domestos 

Süper Üye
3 Tem 2018
4,206
50
Basit örnekleri düşününce, basit olmayanları tahayyül etmekte zorlanıyorum... 4 ay önce 50 kuruş olan gofret bu gün 75 kuruş yani Yüzde 50 artmış... Bizim maaş dönmüş kuşa... Neyse; sebep olanların canını Allah'ım sevdiklerinden sonra alsın... Başka dua gelmiyor aklıma...
 
Sota Çevrimdışı

Sota 

Root
6 Mar 2016
16,541
Cok sukur maaslarimiz ortalamanin ustundede ayakta durabiliyoruz.
Asgari ucretlinin durumunu dusunmeyi bırakın
Aklima gelince tuylerim diken diken oluyor.
Mevlam yardimcilari olsun.
 
Domestos Çevrimdışı

Domestos 

Süper Üye
3 Tem 2018
4,206
50
Cok sukur maaslarimiz ortalamanin ustundede ayakta durabiliyoruz.
Asgari ucretlinin durumunu dusunmeyi bırakın
Aklima gelince tuylerim diken diken oluyor.
Mevlam yardimcilari olsun.
Küçük enişte, asgari ücreti 200 lira arttırdı diye kananları ben bilmiyorum ama Allah biliyor muhakkak... O düşüncedeki asgarilerin iki yakası bir araya hiç gelmesin... :saskin
 
Domestos Çevrimdışı

Domestos 

Süper Üye
3 Tem 2018
4,206
50
Seviyorum sizin bu içinde derin mesaj barındıran yazılarınızı :ok
Balık hafızalı değilim çok şükür üstadım, aşağı yukarı aynı jenerasyonun insanlarıyız ve yazdıklarımdan demek istediklerimi net olarak anlamanıza bende şapka çıkartıyorum... Derdimiz, o-şu-bu değil, tek derdimiz var insanca, demokratik, aklı hür vicdanı hür, hoş görü çerçevesinde bize verilen hayatı yaşamak... Ülkenin, daha ileriye gitmesi için çırpınmak...

Fakat "belirli bir kesim" farklı sesleri, farklı değerlendirdiği için biz her dönemde, her devranda daima zenci kalıyoruz... Buna da şükür...

Allah, iyilerin yardımcısı olsun, kötülere fırsat vermesin. Saygılar...
 
A Çevrimdışı

Adem Helvacı 

Süper Üye
17 Şub 2017
24,295
51
Balık hafızalı değilim çok şükür üstadım, aşağı yukarı aynı jenerasyonun insanlarıyız ve yazdıklarımdan demek istediklerimi net olarak anlamanıza bende şapka çıkartıyorum... Derdimiz, o-şu-bu değil, tek derdimiz var insanca, demokratik, aklı hür vicdanı hür, hoş görü çerçevesinde bize verilen hayatı yaşamak... Ülkenin, daha ileriye gitmesi için çırpınmak...

Fakat "belirli bir kesim" farklı sesleri, farklı değerlendirdiği için biz her dönemde, her devranda daima zenci kalıyoruz... Buna da şükür...

Allah, iyilerin yardımcısı olsun, kötülere fırsat vermesin. Saygılar...


Kuranı Kerim okurum ama körü körüne dinci olmadım hiç bir zaman zira ben Allah'ı ve bizden ne istediğini anlayabilmek adına kuranı okuyorum ki buna keza iki ayrı İncili de okumaya başlamış ancak bitirememiş birisiyim.

Kemalistim ama hiç bir zaman Gazimizi putlaştıracak, ona tapınacak derecede körü körüne ATATÜRK fanı olmadım. Hayatını okumaya, onu anlamaya çalıştım. Rahmetli Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK için ''Çok içti de ondan öldü'' demek yerine, Adamın hayatını okuyup, toplam ömrünün kaç senesini, kaç yaşından beri savaş meydanlarında geçirip nelşer çektiğini anlamaya çalışarak hayatını araştırdım ama hiç bir zaman tapma seviyesine gelmedim.

CHP ye gönül vermiş birisiyim ama, partinin başındaki şahsın, Ülkenin başındaki şahsa yönelik ''Sen demokratik değilsin'' söylemlerini görünce, okuyunca, dinleyince, izleyince, ister istemez ''CHP içerisinde ne derece demokrasi var ki?'' diyebilecek derecede muhalefet içerisinde muhalif ses yükseltebilecek özgüvenim var çok şükür.

Bir kuruma tabiyim lakin, O kurum içerisinde çalışıyorum diye yanlışlarını görmezden gelmeyi bir türlü içime sindiremeyen ve eleştirilecekse açık ve net şekilde eleştiriyorum. Gizli kapılar ardında eleştirip, ön plana çıkıp şakşaklamıyorum, İsmim Adem, Soyismim Helvacı, Ve bu isim soyisim ile yanlış olduğunu düşündüğüm ne var ise sosyal ortamlarda çekinmeden yazıyorum.

Kurumdan mı atacaklar? Atmazlarsa hatırım kalır.
Partiden mi kovacaklar? Kovmazlarsa adam değiller.
Camiye mi sokmayacaklar? Evimin odası ibadetim için bana yeter.

Yani azizim, bizim dilimiz biraz sivri gelir bu ortamlara ve hatta bu ülkeye. Bizim dilimiz gerçekleri söyler, Ellerimiz gerçekleri yazar. Gerçeklere karşı alerjisi olanlar için çok da popüler tipler değiliz vesselam :ok

Saygı bizden değerli azizim.
 
E Çevrimdışı

emre59

Yeni Üye
11 Eyl 2018
18
33
Çok güzel bir başlık açılmış. Forumda konu dışı konular konuşulurken ülkemizde çoğu insanın şikayetçi olduğu son zamanlardaki fiyat politikalarından birinin daha canı sıkılmış ve burada bu durumu paylaşmak istemiş. Demokratik bir ülkede yaşıyoruz ve forum gibi topluluk alanlarında fikirlerimizi beyan etmemiş bize tanınmış en güzel haklardan biri. Ne yazık ki bu güzel başlığın altını okuduğumda konunun çokta bağlantılı olmayan bir çok yere çekildiğini gördüm. Belki ben yanlış anlamışımdır ama ben de bu başlık ile ilgili çok fazla sapmadan kendi görüşlerimi bildirmek istedim ;
Mesaj otomatik olarak birleştirildi:

Öncelikle büyümekte olan her ülke borçlanarak büyür. Tabiki bunu bizim yapımızdaki ülkeler bazında söylüyorum. Örnek verecek olursak bir dükkanınız var 3 duvar bomboş. İş yapmak istediniz. Malzeme aldınız bunu borçlanarak yapıyorsunuz. Baktınız işler iyi gidiyor dükkana bir raf daha ekleyelim üzerine malzeme dizelim dediniz yine borçlanırsınız. Bu konuda bir sorun yok. Fakat büyümeyi yaparken bu büyümenin ne kadar olacağını iyi kestirmek gerekiyor. Siz 3 birim büyürken 5 büyüyecekmiş gibi borçlanırsanız o 2 birimi cebinizden yersiniz. Ülke olarak enflasyon rakamlarını büyüme oranlarını tüketici endeksini doğru yöntemlerle hesaplandığını düşünmüyorum. Ayrıca borçlanma yöntemleri ya da büyümenin diğer elemanları da doğru yönetilmediği kanaatindeyim. Mesela şu yap işlet devret modelini yine bakkal ahmet abi örneği ile açıklayalım. Ahmet abi bakkala bir raf daha koymak için yandaki markete diyor ki bu rafı buraya koy, üzerini malla doldur, 1 yıl satıştan kazandığın para senin. Ayrıca ayda 10 birim para kazanma garantisi veriyorum sana ve eğer satamazsan ben sana cebimden vericem bu parayı. Bakkal ahmet abi marketten medet umuyor....
Bu konu böyle uzar gider aslında kişisel olarak bir çok düşüncem daha var bu fiyatlar ile ilgili. Ama ne yazık ki ben kısa vadede çok büyük indirimler olacağını ya da kazançlarımızın çok fazla artacağını düşünmüyorum. Ama şunu da unutmayalım hemen hemen herkes artan fiyatlardan etkilenerek daha çok ne kadar kazanırımın peşine düşmüş durumda doğal olarak. Ama gelişmiş toplumların çoğunda olması gerektiği gibi herkesin çok kazanması yerine refah düzeyi yüksek bir toplum olursak bir çok problem çözülür. Örneğin işsizlik azalır. Çünkü hali hazırda 8 milyonu aşkın üniversite öğrencisi olan bir ülkeyiz. Ancak refah düzeyi arttıkça gençlerin iş seçimleri genişler. Düşünün ki asgari ücretle çalışan birinin ülkede evini arabasını alıp ailesine yetebildiğini. Mesleki eğitimler artar ve üretime dayalı ekonomiyi canlandırmak adına işgücü yaratılır. Bir işçi ile bir memur bir özel sektör çalışanı ile bir yönetici arasında bu kadar ekonomik farklar olmaz ve bu toplumsal huzuru da getirir. Kısacası biraz geniş düşünmek lazım. Biz çok fazla gündeme odaklanıyoruz ve eleştiriyoruz. Sürekli eleştiriyoruz ve sürekli yargılıyoruz. Biz çalışmalıyız, bir şeylerin yoluna girmesi için doğru bildiğimizi yapmalı ve her geçen gün toplumumuzu bir üst seviyeye çıkartmak için çok daha bilinçli olmalıyız.
 
Son düzenleme:

Bu konuyu görüntüleyen kullanıcılar

Geri
Üst Alt