Çevrimdışı
evrenatabek
Süper Üye
- 19 Eyl 2018
- 64
- 46
İlk Tüketici Hakem Heyetine başvurum
1995 yılında çıkarılan Tüketicinin Korunması Kanunu, etrafımın hukukçular ile dolu olmasından kulak aşinalığı olmuştu. Yaşam hep Bursa idi.
O sene Arçelik televizyon ve müzik setinini aynı kumandadan kontrol etmeye karar verdim. Elektronikçiler pasajından çok fonksiyonlu kumanda aldım. (şimdilerde akıllı kumanda) TV tanıdı ama müzük setini tanıtamadım. O zamanlar sadece içinden çıkan kod kitapçığı idi.
inat ettim kitapçıktaki tüm kodları deneyerek müzük setini tanıtmaya çalıştım. Olmadı.
Birkaç gün sonra aldığım dükkana gidip bu çalışmadı, değişim veya iade istedim. Beni ilgilendirmez dedi. Getir müzük setini yardımcı oluruz gibi esnaf yaklaşımı da olmadı. Liseden yeni mezun olmuş toy bu; salla gitsin diye düşündü, sanırım.
Sonra bi fiş ver dedim. Kumanda ve fişle çıktım.
Kaymakamlığa gidip, Sivil Savunma sekreteri aynı zamanda Tüketici haklarının dilekçe başvurusunu alıyordu.
Bir forum doldurdum, fişinde fotokopisini ekledim.
Teblikat ve savunma ile uğraşılacağından işi uzatmamak için sekreter fişin üzerindeki numarayı arıyor. Tabi araken kaymakamlıktan diye cümleye başlayınca, daha esnafın bilmediği numaralı kanundan filan devam edince sözcükler, başıma bela aldım herhalde düşüncesiyle tamam para iadesi yapacağım der.
Sekreter evi arayıp gidip para iadesini alabilirsin, geri dönüş yap dilekçeni uygulamaya sokmayalım dendi.
Bende 1 gün sonra esnaftan paramı iade aldım. Esnaf vali senin tanıdığın mı dedi.
.........Sivil Savunma broşürlerini görmüştüm. Bende model uçak uçuruyorum. Almanya da model uçağa takılan kameraları görüyor, deklanşör servo ile basıp fotoğraf çekiliyor. polaroid gibi bir üründü.
Aynı sekretere sivil savunma gönüllüsü için başvuracağım dedim. Allem kallem etti dilekçeyi almadı. Sonrasında soğudum. 99 depreminde geşke gönüllü olsaydım dedim.
.........1998 yılında bilgisayar parçası almıştım. Faks-modem. Anakartla uyumsuzluğun en çok yaşandığı zamanlar. Chip dergisinde dikkat çekiyordu. Bilgisayarcılar çarşısından alırken uyumsuzluk olmasın dedim. Ve uyumsuz çıktı.
Gene esnaf almadı. Ben, gene Tüketici Heyetine başvurdum. Bu sefer dilekçe heyete girerek haklı olduğum çıktı ve tebliğ edilerek değişim oldu. 2 ay kadar sürdü.
.........1999 yazında arkadaşın bilgisayarına TeknoSa dan faks-modem aldık. Alırken aynı şekilde uyum problemi olmasın dedim. Ve uyumsuz çıktı. Teknosaya geri gittiğinde kanunlar beni ilgilendirmez, şirket politikamızda satılan mal alınmaz gibi şube müdürü söyleyip durdu.Teknosa ogünden beri alışveriş yapmam.
Arkadaşa bi dilekçe yazacağım sen sadece imza atacaksın dedim. Aman ben uğraşamam, yenisini alalım, eskiside sende kalsın dedi.
30 yıldır malzeme aldığım esnafın, çocukları devam ettirdi. Sorunsuz alışverişin olduğu esnaflarda var tabi.
........1990larda İstanbulda Gold, Marcom bilgisayarlar ufak dükkan iken faks-kargo ile ürüne ulaşırken uyumsuz olduğunda değişim yaparken yerel işletmede açıkgözler çıkıyordu.
Son 15 yılda Tüketici Hakem Heyetine başvurmam gereken 1 olay oldu. Onada başvuramadım. sanalpazar sahipleri terör örgütüden içeri alınınca hükümet kayyum atamıştı. Sahibinden satışı yaptığım ürün, alıcı orada faiz daha düşük taksitle oradan satarmısın dedi. Bende aynı parayı alacağım, olur dedim. Nasılsa kayyum, hükümet güvencesi dedim.
Ve alıcıdan tahsil ettiler, satıcı bana ödeme yapmadılar. 1 ay 1yıl derken dilekçeyi hazırlıyorum, bi bakıyorum ticaret gazetesinde adres değişmiş. Suç duyurusunda bulunacağım kayyum değişmiş. Bilgiler geç yayınlandığından tebligatlar ve kişiler burada yok geridönüşü oluyor. Bi bu olayda inadım kırıldı, devam etmedim.
Avrupa uyum yasalarında Tüketici lehine çıkan düzenleme. Avrupa Birliğine karşı olanların "aa ne güzel sistem heyete başvurayım" der.
Afrika, Arabistan yarım adası (ingiliz tabiri Ortadoğu), A.B.D. bu haklar yok. A.B.D. çoğu garanti 6 aydır. Firmalar 1 yıl garanti verirse müthiştir. Rekabetten müşteri ilişkileri üzerinden olumludur. Kanundan dolayı çözüm sunmazlar.O yüzden örnek verilen mahkemeler, avukat tutup yüksek tazminatlı senelerce süren davalar görülüyor. Ütünün kullanma kılavuzunda el yanabilir ibaresi yoktu deyip dava açılıyor.
1995 yılında çıkarılan Tüketicinin Korunması Kanunu, etrafımın hukukçular ile dolu olmasından kulak aşinalığı olmuştu. Yaşam hep Bursa idi.
O sene Arçelik televizyon ve müzik setinini aynı kumandadan kontrol etmeye karar verdim. Elektronikçiler pasajından çok fonksiyonlu kumanda aldım. (şimdilerde akıllı kumanda) TV tanıdı ama müzük setini tanıtamadım. O zamanlar sadece içinden çıkan kod kitapçığı idi.
inat ettim kitapçıktaki tüm kodları deneyerek müzük setini tanıtmaya çalıştım. Olmadı.
Birkaç gün sonra aldığım dükkana gidip bu çalışmadı, değişim veya iade istedim. Beni ilgilendirmez dedi. Getir müzük setini yardımcı oluruz gibi esnaf yaklaşımı da olmadı. Liseden yeni mezun olmuş toy bu; salla gitsin diye düşündü, sanırım.
Sonra bi fiş ver dedim. Kumanda ve fişle çıktım.
Kaymakamlığa gidip, Sivil Savunma sekreteri aynı zamanda Tüketici haklarının dilekçe başvurusunu alıyordu.
Bir forum doldurdum, fişinde fotokopisini ekledim.
Teblikat ve savunma ile uğraşılacağından işi uzatmamak için sekreter fişin üzerindeki numarayı arıyor. Tabi araken kaymakamlıktan diye cümleye başlayınca, daha esnafın bilmediği numaralı kanundan filan devam edince sözcükler, başıma bela aldım herhalde düşüncesiyle tamam para iadesi yapacağım der.
Sekreter evi arayıp gidip para iadesini alabilirsin, geri dönüş yap dilekçeni uygulamaya sokmayalım dendi.
Bende 1 gün sonra esnaftan paramı iade aldım. Esnaf vali senin tanıdığın mı dedi.
.........Sivil Savunma broşürlerini görmüştüm. Bende model uçak uçuruyorum. Almanya da model uçağa takılan kameraları görüyor, deklanşör servo ile basıp fotoğraf çekiliyor. polaroid gibi bir üründü.
Aynı sekretere sivil savunma gönüllüsü için başvuracağım dedim. Allem kallem etti dilekçeyi almadı. Sonrasında soğudum. 99 depreminde geşke gönüllü olsaydım dedim.
.........1998 yılında bilgisayar parçası almıştım. Faks-modem. Anakartla uyumsuzluğun en çok yaşandığı zamanlar. Chip dergisinde dikkat çekiyordu. Bilgisayarcılar çarşısından alırken uyumsuzluk olmasın dedim. Ve uyumsuz çıktı.
Gene esnaf almadı. Ben, gene Tüketici Heyetine başvurdum. Bu sefer dilekçe heyete girerek haklı olduğum çıktı ve tebliğ edilerek değişim oldu. 2 ay kadar sürdü.
.........1999 yazında arkadaşın bilgisayarına TeknoSa dan faks-modem aldık. Alırken aynı şekilde uyum problemi olmasın dedim. Ve uyumsuz çıktı. Teknosaya geri gittiğinde kanunlar beni ilgilendirmez, şirket politikamızda satılan mal alınmaz gibi şube müdürü söyleyip durdu.Teknosa ogünden beri alışveriş yapmam.
Arkadaşa bi dilekçe yazacağım sen sadece imza atacaksın dedim. Aman ben uğraşamam, yenisini alalım, eskiside sende kalsın dedi.
30 yıldır malzeme aldığım esnafın, çocukları devam ettirdi. Sorunsuz alışverişin olduğu esnaflarda var tabi.
........1990larda İstanbulda Gold, Marcom bilgisayarlar ufak dükkan iken faks-kargo ile ürüne ulaşırken uyumsuz olduğunda değişim yaparken yerel işletmede açıkgözler çıkıyordu.
Son 15 yılda Tüketici Hakem Heyetine başvurmam gereken 1 olay oldu. Onada başvuramadım. sanalpazar sahipleri terör örgütüden içeri alınınca hükümet kayyum atamıştı. Sahibinden satışı yaptığım ürün, alıcı orada faiz daha düşük taksitle oradan satarmısın dedi. Bende aynı parayı alacağım, olur dedim. Nasılsa kayyum, hükümet güvencesi dedim.
Ve alıcıdan tahsil ettiler, satıcı bana ödeme yapmadılar. 1 ay 1yıl derken dilekçeyi hazırlıyorum, bi bakıyorum ticaret gazetesinde adres değişmiş. Suç duyurusunda bulunacağım kayyum değişmiş. Bilgiler geç yayınlandığından tebligatlar ve kişiler burada yok geridönüşü oluyor. Bi bu olayda inadım kırıldı, devam etmedim.
Avrupa uyum yasalarında Tüketici lehine çıkan düzenleme. Avrupa Birliğine karşı olanların "aa ne güzel sistem heyete başvurayım" der.
Afrika, Arabistan yarım adası (ingiliz tabiri Ortadoğu), A.B.D. bu haklar yok. A.B.D. çoğu garanti 6 aydır. Firmalar 1 yıl garanti verirse müthiştir. Rekabetten müşteri ilişkileri üzerinden olumludur. Kanundan dolayı çözüm sunmazlar.O yüzden örnek verilen mahkemeler, avukat tutup yüksek tazminatlı senelerce süren davalar görülüyor. Ütünün kullanma kılavuzunda el yanabilir ibaresi yoktu deyip dava açılıyor.
