Ömer Çolak
Süper Üye
- 17 Tem 2021
- 1,050
- 29
Bu sabah kalktık eve yakın bile olmayan Pazar günü halk pazarına gittik. Konumu da tam olarak
Aşağıdaki resimde detaylı bir tablo mevcut. Bazı ürünlerde fiyat farkı hiç yokken bazılarında çok ciddi fark mevcut.
Neticesinde de 296₺'lık alışverişi market yerine halk pazarından yaparak bazen aynı kalitede ama çoğu zaman daha iyi kalitede ürünler seçerek net 270₺ kâr ettik.
Resimdeki market fiyatları ağırlıklı olarak A101, kalanlar da Migros ve nadiren Getir uygulamasından toplanmış raf fiyatıyla aynı olan fiyatlar. Daha öncesinde dijital market ile raf fiyatlarını da karşılaştırmıştım. Ekstra getirme ücreti ve poşet masrafları yazılıyor sadece raf fiyatlarına ek.
Enflasyon bir köşeye de;
Ben bir ihtiyacımı alırken kapı kapı fiyat takip etmek zorunda mıyım? Önüme Migros çıktığında oradan, Şok Market çıktığında oradan alabilmek istiyorum.
Çiftçi, kendi üretip 5-6₺'ye sattığı ürünü markete gidip 40₺'ye görünce ne hissediyor çok merak ediyorum.
Ben buna sadece Komisyoncuların ülkesi Türkiye derim. Zira üretim yapmak sizi zengin etmiyorken al-sat yapmak yani tabiri caizse komisyonculuk yapmak size ferah bir hayatı sunuyor bu tabloya göre. Kim neden üretime yönelsin ki durum böyleyken?
Her şeyi ithal etmeye devam ederiz haliyle. Cari açığın ana unsuru da bu. Akabininde liderler açığı kapatmak için para basarlar. Bastıkları para oranı kadar enflasyon oluşur çünkü paranın değeri o oran kadar azalır. Ondan daha az para basan ülkelerin paraları daha az değer kaybedeceği için değer kazanıyorMUŞ GİBİ gözükür. Sonra vay efendim "dolar arttığı için hayat pahalılaşıyor, bunlar ameriganın oyunu".
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
linkinde. Antalya Muratpaşa'da yaşıyoruz.Aşağıdaki resimde detaylı bir tablo mevcut. Bazı ürünlerde fiyat farkı hiç yokken bazılarında çok ciddi fark mevcut.
Neticesinde de 296₺'lık alışverişi market yerine halk pazarından yaparak bazen aynı kalitede ama çoğu zaman daha iyi kalitede ürünler seçerek net 270₺ kâr ettik.
Resimdeki market fiyatları ağırlıklı olarak A101, kalanlar da Migros ve nadiren Getir uygulamasından toplanmış raf fiyatıyla aynı olan fiyatlar. Daha öncesinde dijital market ile raf fiyatlarını da karşılaştırmıştım. Ekstra getirme ücreti ve poşet masrafları yazılıyor sadece raf fiyatlarına ek.
Enflasyon bir köşeye de;
Ben bir ihtiyacımı alırken kapı kapı fiyat takip etmek zorunda mıyım? Önüme Migros çıktığında oradan, Şok Market çıktığında oradan alabilmek istiyorum.
Çiftçi, kendi üretip 5-6₺'ye sattığı ürünü markete gidip 40₺'ye görünce ne hissediyor çok merak ediyorum.
Ben buna sadece Komisyoncuların ülkesi Türkiye derim. Zira üretim yapmak sizi zengin etmiyorken al-sat yapmak yani tabiri caizse komisyonculuk yapmak size ferah bir hayatı sunuyor bu tabloya göre. Kim neden üretime yönelsin ki durum böyleyken?
Her şeyi ithal etmeye devam ederiz haliyle. Cari açığın ana unsuru da bu. Akabininde liderler açığı kapatmak için para basarlar. Bastıkları para oranı kadar enflasyon oluşur çünkü paranın değeri o oran kadar azalır. Ondan daha az para basan ülkelerin paraları daha az değer kaybedeceği için değer kazanıyorMUŞ GİBİ gözükür. Sonra vay efendim "dolar arttığı için hayat pahalılaşıyor, bunlar ameriganın oyunu".