"Bütün ümidim gençliktedir" demişti... Bana en çok dokunan, beni en fazla etkileyen sözüdür.
Bundan birkaç yıl önce Makedonya'ya gitmiştim. Ülkenin güney ucunda, bizim Manastır olarak bildiğimiz, onlarınsa Bitola dedikleri şehre gittim. Mustafa Kemal'in yatılı okuduğu Manastır Askeri İdadisi'ni (ortaokulu) ziyaret ettim. Atatürk'ün okuduğu sınıfı müze haline getirmişler, bir de hatıra defteri koymuşlar. Hatıra defterine, Orhan Veli'nin bir şiirini yazdım ben de:
Harbe giden sarı saçlı çocuk,
Gene böyle güzel dön.
Dudaklarında deniz kokusu,
Kirpiklerinde tuz.
Harbe giden sarı saçlı çocuk...
O sarı saçlı çocuk bir daha oralara hiç dönmedi. Bütün gençliğini, hayatını, vatan bellediği toprakları ve canından çok sevdiği insanları esaretten, cehaletten kurtarmaya adadı. Ömrünü, sağlığını, hayallerini bu uğurda feda etti.
Bugün her nerede, ne yapıyor isek, her yeni güne başladığımızda 1 dakika durup kendimize soralım: "Bunları hak ediyor muyum? Tüm bu fedakarlıklara layık olacak işler yapıyor muyum?"