Evet bunun mantıklı bir açıklaması var ancak asıl önemli olan, klimanın bunu yaptığı zaman dilimindeki değişkenlerdir.
Yani;
setlenen değer kaç
iç ortam ısısı kaç
dış ortam ısısı kaç
Gibi basit soruların cevabı öncelikli lazım olanlar.
Sorun var olduğu konusunda hemfikir olursa bu durumda basınç hattı ısısı ve dönüş hattı ısısı arasındaki senkronu kontrol etmek gerekir.
Rakamsal veriler ile şöyle değerlendirelim konuyu.
Klimayı ilk çalıştırdığınızda dış ortam ısısı 7, İç ortam ısısı 13, Setlenen değer ise 24 olsun.
Algoritmik hesaplara göre sistem burada işlk önce dış ortam sensör verisi ile iç ortam sensör verisini okur, setlenen değere bakar, aradaki farka göre size bir üşüme değeri atar ve o doğrultuda kompresörün frekans aralığını belirler, bu doğrultudaki komutsal veriyi yollar.
1 ile 5 arasındaki değerde 1 en düşük, 5 de en yüksek yani en güçlü kademe olsun.
Sizin verdiğiniz veriler ışığında sistem ilk olarak 4 ile başlar, içeriyi biran önce iklimlendirmeyi hedefler.
Klima ilk çalışmaya başladığında mazgal çıkış ısısı yaklaşık 46-48 derece dolayındadır (İlk 10 dakika sonrası) bu sıcaklık, iç ortam ısısı olan 13 derece ile karışıp kaybolur ancak bu süreç işlemeye devame der, yani 13 girer 46 çıkar, 13 girer 46 çıkar.... devam eder.
Klima çalıştıktan 15 20 dakika sonra evin izolasyon durumuna göre tahminen iç ortam ısısı 14-15 şeklinde yükselmeye başlar ve bu sefer 14 girer 47 çıkar, 14 girer 47 çıkar şeklini alır.
Belli bir süre çalıştıktan sonra bu değerler 15 48 16 49 şeklinde ilerler ancak algoritma burada devreye girer ve setlenen değere de yaklaşıldığından hareketle kompresör frekans kademesini 3 e indirir.
Bu durumda çıkış ısısı düşer yani 16 49 yerine 16 girer 40 çıkar şeklini alır.
16 40 , 16 40 derken artık oda sıcaklığı 17 18 dereceleri görür, dolayısı ile 18 41 1842 şeklinde bir girdi çıktı devam eder.
Takribi 25 30 dakika sonra bu süreç ilerleye ilerleye kompresör frekansı birinci kademeye kadar çekilir. artık setlenen değere yaklaşılmış, istenen veri elde edilmiş, konfor koşulları yakalanmıştır ancak klima halen 34 derece üflemeye devam etmektedir.
Bir noktadan ve belli bir zamandan sonra kompresör kademesi indirilecek başka bir alan bulamaz.
34 derece üflemeye devame den bir klima bu üfleme verisi ile devam ederse, setlenen değer olan 24 derecenin opsiyon kodlamasına göre 2 derece daha üstüne çıkar ancak yine evin izolasyon durumu, ısıu kaybı, kapı açılıp kapanma gibi durumların da etkisine göre değişken olmakla birlikte artık daha fazla çalışırsa odayı istenenden daha yüksek ısıya getirmek zorunda kalacağını bildiğinden dolayı kompresör durur.
Bu durma aşamasında flap yukarı çekilir )Marka ve modellerin kodlamalarına göre değişir bu) ancak klima minimal döngüde havayı sirküle etmeye devame der zira okuma yapmaya devam etmek zorundadır.
Yıllardır klima konularında yazdığımız üzere bir klimanın kalitesini belirleyen en önemli etken MAXİMUM BTU kapasitesi değil, artık MİNİMUM BTU kapasitesidir.
MAX BTU çabuk iklimlendirme için önemlidir ancak MİN btu da işte bu iklim koşulunu daha konforlu şekilde tolere edebilmek ve daha az enerji tüketmek için en önemli etkendir.
Sizin konu bir arızamıdır yoksa kodlama mantığının bir gereği midir bunu bilemem zira burada farazi yazıyoruz, ölçüm yok, veri yok, sonuç yok.
Fakat ısıtma modunun soğutma moduna göre dezavantajlarından birisini yaşıyorsunuz diye düşünüyorum zira aslında aynı döngü tamamen soğutma modunda da yaşanır ancak yaz aylarında o sıcak ve bunaltıcı ortamda üflemenin kesilmemesi bir avantaj iken, ısıtma modunda bu çok rahatsız edici bir durumdur.